IŞIKLAR YANILSAMADIR BİZE
yanlış sorulardan başladığımız hayatı
boz bulanık akıntılarda yiten doğruları anlatıyorum sana aldanışları ansızın zamandan kayboluşları... ellerimizle koyduğumuz şeylerdir kaybettiklerimiz kırıldığımız yerde unuturuz onları ve bu yüzden tekrar tekrar kırılırız aynı yerden geçmiş daima hüzündür acı verir ve hep bizimledir aslında neden dönmek ister insan ve neyi arar onda? kimliksiz kentlerin nesli tükenmeye yüz tutmuş sokaklarında ararız anıları yollar yorulur yürünmekten çocukluğumuz çıkagelir sonra bir yerlerden annemiz yanaklarımızı okşar saçlarımızı tarar babamızın serin gölgesinde ışıklar yanılsamadır bize yalnızlığımızı sakladığımız evlerin karanlığıdır gerçeklik hayat usançla bakar cahilliğimize delinir geceler keder zifirini orada çalar yüzümüze ah! hayat mı dedin? kanatlanamadığımız şu tırtıl ömür erinçle yaşadım dediğin bir ömrün kaç günüdür? sorma giydiğimiz o ateşi bana dokunarak anla! mağaramıza düşen gerçekliğin gölgeler olduğunu mutluluk rengimizle renklensin diye ucu budanmış sözcüklerden telkâri prangalar yaparız zihnimize ve bir gece doymadan dünyaya ve dünya doymadan bize yıkılır üstümüze kökünü unutur ağaç büyüdükçe uzaklaştıkça kaynağından kopar dere ünleriz gecelere sahipsiz yıkıntımızdan ulaşmaz sesimiz boyumuzdan yükseklere! ağıtlar dizeriz sonra sokaklar dolusu solan güllere vakitsiz ölümlere... Şahin Çınar |
büyüdükçe
uzaklaştıkça
kaynağından kopar dere
ünleriz gecelere sahipsiz yıkıntımızdan
ulaşmaz sesimiz
boyumuzdan yükseklere!
ağıtlar dizeriz sonra
sokaklar dolusu
solan güllere
vakitsiz ölümlere...
Tebrikler efendim