DDD - TÜRKÜLER ÖĞRETTİ
TÜRKÜLER ÖĞRETTİ
Türküler öğretti Türkiye’m özden; Evreşe Yolları tozludur şimdi... Çanakkale destan dünyaya bizden Şehitler sevdası gizlidir şimdi... Edirne’nin ardı bağlar yemyeşil, Beyoğlu’nda gezer istemez kefil, Fındıklı yolumuz Üsküdar sahil Kolalı gömleği bezlidir şimdi... Telefonun kuşlar konmuş teline, Sevda yüklü kervan gitmiş iline, Ufak tefek taşlar Bursa yoluna Beyaz atlı geçer hızlıdır şimdi... Cevizin yaprağı dal arasında, Celal oğlan hasta evlat yasında, Elim kaldı Ümmü kızın fesinde Yaralı yürekler közlüdür şimdi... Kar yağmış hamsiyi oynatır tava, Yüksek ayvanlarda bülbülde hava, Denizin dibinde demirden eve Hatçe’m Zeynep ile nazlıdır şimdi... Biter Kırşehir’in gülleri biter, Dağlar kızı Reyhan güzellik katar, Silifke’nin meşhur yoğurdu tutar Keklik oynar oğlan kızlıdır şimdi... Kaleden kaleye şahin uçurdum, Oturdum da yol üstüne oturdum, Allı turnam geldi gurbette durdum Kıratım da elma gözlüdür şimdi... Kazsalar sıladan yana bir mezar, Gönül gurbet eli kırk yıldır gezer, Dere gelir dere gözyaşım süzer Yeşil kurbağalar sözlüdür şimdi... Gezince Cemile dağlar meşeli, Genç kalır bir insan olsa neşeli, Pencereden gördüm kınalı eli Karpuz kestim kızıl yüzlüdür şimdi... Ata Barı oynar bir eli halay, Döndüm baktım sağ yanımda bir olay, Huma kuşu yüksek seslenir kolay Erzurum Çarşısı buzludur şimdi... Ressam Halil, türkü Türk demek önce, Dilini öğrenir türkü sevince, Bizim eller şirin kalbe girince Davullu, zurnalı, sazlıdır şimdi... Halil GÜLEL Düsseldorf / 13.09.2013 (Demir Dağlar Deldim Senin Aşkınla) |
Biz de zevkle okuyoruz, yalansız ve riyasız
Gönlüne ömrüne bereket
Şiirle kal, sevgiyle kal, hoşça kal