Bu Kadar Yavaş mı Ölür ZamanSen, beş duyusunda duyguların ve sessizce uyuyan suların kaya kovuklarındaki yatağındasın, yatağımda olmak yerine.. Ben, ters yönde, silinmiş ayak izlerince uzak, saçlarına, gözlerine, tenine.. İnince ikindiler çay bahçelerine, dövünmekteyim dalgalar gibi, hasret dolu günlerimi vurup yek diğerine.. Çırpıntılardayım.. Çığlıklardayım.. Ben, bıraktığından daha yalnız, soluk alamamaklarda, dardayım.. Çıldırmaktayım.. Gidişinde donup kalmış gözbebeklerim, donup kalmış yüreğimde o an.. Bu kadar yavaş mı ölür zaman? .. |
Belki de bizler ölüyoruz zamanın içinde
Her gidenle bir parçamız..
Usul usul, yavaş yavaş ölüyor
Belki bazı şeyleri değerli kılan sadece bir kez yaşanıyor oluşu
Unutulmaz oluşu da bundan bir ihtimal
Hep güzel ve derin şiirler yazıyor kaleminiz