HUZURA İKİ SECCÂDE SER
HUZURA İKİ SECCÂDE SER
Ah benim gönlü zengin Yusuf yüzlü sevdiğim... Şimdi dinle sen beni. Önce mecâzi aşkın peşinden koş, Geceler boyu uykusuz kal, Her ânını o olsun, Şarkılar dinle, Türküler söyle, Şiirler yaz durdurak bilmeden, Öyle ki yazdıkça içine bir parça ateş al. Bazen yazdığında bir cümle Bir mısra bir harf ile Kalbini inciteceğini düşündüğün an Saatlerce yazdığını bir saniyede geri sil. Ah benim can içim Canımın içi Şimdi öyle yazki her yazdığın aşka atılan bir imza olsun.. Yazmakla kalma Gerekirse kitap çıkart Hiç gelmeyeceğini bildiğin halde Sanki bir gün ansızın çıkıp gelecekmiş gibi Bekle elinde şiirlerinle emanetlerinle. Onlarla gömülmeyi göze al. Ellerini açıp semaya bir şeyler isterken . Etinle kemiğinle iste.. Ve her zerrenle sevdaya feda ol. İstediği an gelip canını alacakmış gibi Canını kalbini temiz tut... Ah benim sevdam Uykusuzluğu düşünme Yalnızken düşünmekten korkma Gözlerinin kızardiğı anda Hasret çekilmez olduğunda Sen göz çukurlarına.. Morların düşmesini de göze al.. Ve geceyi sayki sevda ile geçirmiş Yıldızları beraber saymış Göğü birlikte seyretmiş gibi düşün Huzura iki seccade ser.. Ve huzurdan kalkmadan daha Sol kolunda uyutmuş Saatlerce seyretmiş gibi sev yine.. Ah uğruna yandığım Uzunca bir uykudan kalkmıscasına Sabah ezanları okunurken sızıp kalmayı Bir kaç saat uyuyup Saatlerce uyumuş gibi dimdik Kalkıp dünya telaşına dalmayı da al gözüne. Yolculuk yaptığın otobüslerin Camına başını dayandığında hayeller çizerken İneceğin durağı unutup Saatlerce yürümeyi Yürüdüğün sokaklarda insanlara Dalgın dalgın meczupca selam vermeyi, Bedenini Ruhunu Hayellerini Düşlerini kör bir bahçıvana Emanet edip Düş alemindeki çiçeklerle avunmayı da unutma... Ah adını sol yanıma işlediğim Unutma gurur öldürür... Sen gururunu hiçe saymayı kalbine ikna et. Bir tel saçını avuçlarının içine alıp Nefesinle öpüp koklarken Kirpiklerinden düşen damlaya aldırmadan kıyamet kopsun bu tel kopmasın demeyi, Nerde güzel libas görsen Onun suretini giydirmeyi Ve nerde bir çiçek Bir gül katresi görsen ondan Bir parça vardır diye koparmadan Dikenlerini avuçlayıp öpmeyi. Her türlü insafsızliğın hanceri Kalbine saplansada yinede Dökülen kan revan şiirleride yazmayı da unutma Ah benim hasretim Birden kokuma rastlarsan Burunun direğinin sızlamasını Tekrar tekrar deli gibi aynı yerden geçmeyi Her geçişinde yüreğin titrerken Bedeninin sendelemesin Düşecek gibi olup ama düşmemeyi Nefesin kesilip ama bogulmamayı al kalbine. Birisi sana gelip Merhamet nedir? Sevda nedir ? Aşk nedir? Sevgi nedir ? Hayat nedir? Yaşamak nedir dediğinde Elini kalbine koyup Kalbinde beni göstermeyi de sakın unutma Ah benim Vazgeçemediğim... Şimdi sende Koskoca sevdanı katıp gönülgahına. Saçlarımı; Kokumu; Sözlerimi; Aşkımı; Bir ömürlük ziyaretgahın yapmayı İsmimi cismimi ezber etmeyi Bir kalem gibi benide Yazıp yazıp kadergahına asmayı Kirpiklerinden düşen Bir katreyle sevgimin ateşini Yürekgahına atmayı unutma Ve son olarak; Dudaklarına mühür Kalemine kelepçe yapıp sukutun en bariz sesiyle Çatlarcasına koşarak gitmeyi göze al Ve seni beklediğim yerde Sen de buyur gel gir gönlüme Gel ve gir can içim Sonra Tut elimden Tut yüreğimden Tut ki bende. O büyük aşkınla beraber Seninle ister cennete İstersen cehenneme gireyim... Şiir Sahibi:SeSSİZ_ŞaiR_000 |