Bir Aşkın AnatomisiBiz aşkın mağlup iki neferiydik seninle... Ne kavuşabildik, ne de ayrı kalabildik! Kader bizi bir labirente hapsetmişti sanki, Her yol sana çıkıyor, ama varamıyordum. Aşkımız hem zehir hem panzehirdi bize, Yaşatırken öldüren, öldürürken dirilten. Seninle biz, iki kutuptuk aynı mıknatısta, Çekildik, itildik, bir türlü denge bulamadık. Yakınlaştıkça uzaklaştık, uzaklaştıkça özledik, Bu çelişkili dans içinde kendimizi kaybettik. Bazen aynı yöne baktık, umutla dolup taştık, Bazen zıt yönlere savrulduk, yalnızlığa battık. Biz iki dalga gibiydik engin bir okyanusta, Kimi zaman birleşip köpürdük kıyılarda, Kimi zaman ayrı düştük derinliklerde. Hep aynı suda yüzdük, ama hiç durulmadık, Birbirimize kavuşmak için çırpındıkça, Fırtınalar kopardık sakin sularda. Biz iki yıldızdık karanlık gecede, Parlayıp söndük, yanıp kül olduk. Uzaktan baktık birbirimize hasretle, Yaklaşamadık, korktuk yanmaktan. Işığımız birbirine karıştı uzayda, Ama dokunmadan geçtik yan yana. Seninle biz, iki yarım candık belki de, Tamamlanmak için çırpındık durduk. Ama her buluşmada eksik kaldık yine, Sanki bir parça hep kayıptı aramızda. Bütünleşemedik, ayrılamadık da, Kaldık böyle, yarım ve yaralı. Turgay Kurtuluş |