İmreBen Çimen; Hayırlı evladı Toprak Ana’nın. Nicedir bıkmıştım suskun kalmaktan, Belki de duymaktan Alttakilerin ah-u zârını... Önce şu bilinsin ki; En az hayvanlar kadar, Hatta Ademoğlundan fazla Alacağı var, Cümle nebatın, Haşeratın, Her bahar Toprak anadan. Ben,haşerat,Karınca Hissemize kâniyiz, Anam da bizden razı... Ben Çimen, Üzerimde çiylerle suvardım börtüleri Kollarımı açarak pay ettim ışığımı, Altımda setrettiğim karınca katarına * Biz topumuz baharı özledikçe yılda bir; Önce binimiz ölür, sonra doğar binimiz. Ölüler, dirilerle bir araya gelince, Yakar kendini özlemle doğmuş olan binimiz Özlemimiz har’lanır, Harlanınca ,korlanır, Korlanıp toparlanır Göğe fışkırır özlemi o beklenen baharın. İlkin gökte harelenir yanarak, Yedi göğe yedi kat bu özlem pay edilir, Rücu edip inince yeniden yer yüzüne, Kıyama durur dağlar, Ben rükûda kalırım. Çünkü Anam der ki hep, kibir şahı günahın. Özlemi de yorunca bu inişli seyahat, Sanki doğum sancısının hemen ardından yani, Karlar erir keyfinden, o an doyarım suya Bu kortopunu en son anam alır koynuna Sonra üç kez ardarda , Adını fısıldayıp, Değiştirir adını; "Yakışına bakarak özlem diyemem sana, Can verildi uğrunda sen de can ver düşerek, Artık adın Cemredir müjde diye bahara" Dengi Naz İstanbul/ 1.8.2024 19:25:00 |
beğenenlerin şiirden habersizliğine yemine şair...
evet, canım yurdumun bir köşesine ait söylence elbet,
gerçeğe yolu düşmesi zor olsa da elbet.
ebem Hatice, sen bilmezsin yoksulluk şiiri yazsan da seki denilen yerde
deyiş düazımam söylerdi alevi inanç ve o Kadın söylemiyle
ve taa yarım yüzyıl önceleri ve mal pohundan yapılmış yakacaklar olmasa ( adını bilmeyi sana bıraktım) kıçımızın donacağı Sivas gecelerinin birinde...
deme o ki,
gılgamış gibi bir şey,
yüzyıllar geçecek ve kalacak söylence ve gerçek ve konu her neyse birbirine böyle girdiğince...
eyvallah.