CHRİSTİNA
Yıllar öncesiydi
Hani birbirimizi çok sevdiğimiz Ve ayrılsak ta beraberiz dediğimiz yıllar öncesi Hatırlıyor musun bilmem Christina Hani bir gece mehtaba karşı oturmuştuk Bu yosun kokan sahilde Başını omuzlarıma yaslayıp Bir şarkı söylüyordun fısıltı hâlinde Yosun renkli gözlerin Rıhtımdan demir alan bir gemiye ilişmişti Ardından el sallamıştın ufukta kayboluncaya dek Sonra yüzüme baktın ürkekçesine Gözlerinden iki sıra yaş damladı Niye ağlıyorsun dedim söylemedin Sonra başını omuzlarıma yaslayıp sabah oluncaya dek uyudun Ve bir gün bizim kasabadan o gemilerden benzer birine binip gittin Aradan seneler geçti ve geri gelmedin İzini bulamadım bir daha Benzer bir gemi demir aldı ayni limandan Ve her gün ona benzer gemiler birkaç gün arayla Ben ayni rıhtımdan yalnız başıma Seni benden ayıran o gemilere el salladım… Her el sallayışımda gözlerimden yaşlar sıralandı yanaklarıma… Hani sana o gün niye ağlıyorsun demiştim ya Anladım niçin ağladığını, çok iyi anladım Christina Senin yokluğunda demir alan gemileri seyrederken… 06. 08.1969 Erman Ulusoy/ Lüleburgaz |
Roza, 95'ler ve bir daha bulamadım...
ve galiba her gemide aramışlık, her neyse...
eyvallah.