GÖNÜL
Önceleri çocuktu, dertsiz çok hoştu gönül
Dolu dizgin dertle doldu, evvel boştu gönül Bir zamanlar şelaleler gibi coştu gönül Şimdi bir umutla boş hayâle koştu gönül Irmak misali taştı, neden boşaldı gönül Uzun ve dertli aktı, kurudu kaldı gönül Önce coşkun ırmaktı, durgunluk aldı gönül Önünü görmez iken hayâle daldı gönül Şimdi kurutuldu, toprağa yem oldu gönül Deli gönül soldu, bitkiye dem oldu gönül Akan suyu boldu, ırmağa nem oldu gönül Bana böyle noldu, neden verem oldu gönül Kürşat AK |