Yaylada çift ekerken yolcu gelir yanına
Bir heybe bırakarak çeker gider yoluna
Böylece Samet dede kavuşur altınına
Hacı Samet dede de geçti güzel köyümden.

Bizim köyden Konya’ya yürüyerek gidermiş
Köylü onun adına Hacı Mustafa dermiş
Beyşehir’e giderken kamyondan düşüp ölmüş
Hacı Mustafa Önal geçti güzel köyümden.

Hiç çalışır görmedim şık giyinir gezerdi
Paçaları düğmeli bir pantolon giyerdi
Elinde sigarası yan dudaktan içerdi
Kerimin Hüseyin de geçti güzel köyümden.

Köyümüzden okuyup ilk öğretmen o olmuş
Gelecek nesillere aydınlık bir yol olmuş
Köyde açmış bir çığır adı anılır olmuş
Abdullah Taş öğretmen geçti güzel köyümden.

Emin Hasan’ın Remzi köylüsünü tutardı
Doktor diploması yok ameliyat yapardı
Eşi Şükrü’nün Beyaz ondan ödü kopardı
Remzi Yılmaz dayı da geçti güzel köyümden .

Mustafa Yıldız benim hem dayım hem eniştem
Şekere tutulunca hoş değildi gidişten
Bağlı kaldı yatağa çekti eli her işten
Hakkı’nın Mustafa da geçti güzel köyümden.

Göçü vurdu Konya’ya girdi bir hastaneye
İhtiyarlar ünlerdi doktor Halirbam diye
Evi otel gibiydi bütün civar köylüye
Halirbahim Şahin de geçti güzel köyümden.

Namı takayüt Mevlüt çok bekçilik yapardı
Öküz çobanlarının ondan ödü kopardı
Bostan çalar görürse dehşet dayak atardı
Hava’nın küt Mevlüt ‘de geçti güzel köyümden.

Bekçi Alaaddin de abimin kayınıydı
Eşi dostu çok sever adamın kıralıydı
Duruşu sert olsada gayet sıcak kanlıydı
Alaaddin Dündar da geçti güzel köyümden.


Not:Hacı Samet hikayesi:Heybeyi bırakan yolcu aradan yıllar geçmesine rağmen bir türlü emanetini almaya gelmez, bunun üzerine Hacı Samet bu emaneti ne yapması gerektiği konusunda danışmak için Seydişehir’e şeyh Hacı Abdullah efendiye gider durumu anlatır, Hacı Abdullah efendide gelen yolcunun Hızır Aleyhisselam olduğunu dolayısıyla emanette senindir dilediğin gibi harca der ve Hacı Samette köyümüze cami, çeşme ve kuyular yaptırır hac vazifesini yapmak için Mekke Kabeye gider ve orada Hakkın rahmetine kavuşur.
Allah cümlesine rahmet eylesin