İSTİKLAL HARBİ KAHRAMANI GEDİZ MÜFTÜSÜ HALİL KEMAL EFENDİİSTİKLAL HARBİ KAHRAMANI GEDİZ MÜFTÜSÜ HALİL KEMAL İşgal altındaydı Ege Bölgesi, Gediz’de duyulur hocamın sesi. Çok cesurdu bizim Gediz Müftümüz, Yunan’a sert olacaktı sözümüz. Gediz Müftüsü Halil Kemal Hoca, Yüreği vardı onun da koskoca. Düşman komutanı ona seslendi, Bizim lehimize hutbe ver dedi. Karartmıştı Müftümüz gözünü , Söyleyecekti Yunan’a sözünü. "Okumam ölmeyi tercih ederim Zaferle bitecek benin kaderim." Deyip rest çekti Yunan komutana, Sahip çıktı Müftümüz bu vatana. Yunan adına hutbe okumadı , Vatanına hainlik de yapmadı. Direnin dedi Yunan işğaline, Almıştı şanlı bayrağı eline. Vatan aşkıyla doluydu yüreği, Bükülmez hiçbiran Türk’ün bileği. Kolkanat gerdi soyuna Türk’üne, Gönderdiler hocamızı sürgüne, Cesur Müftümüzü tutukladılar Onu Yunanistan’a yolladılar, Kapatmışlardı bir esir kampına, Sahip çıkmıştı hocamız ırkına. Esir mübadelesinin sonunda, Olacaktı hocam güzel yurdunda. Bu vesileyle döndü ülkesine, Cesur müftü denmişti kendisine. Harikaydı onun bu davranışı, Alıyordu Türk ırkından alkışı. Yunan karşısında eğilmediler, Düşmanlara erkekçe direndiler. Önder olmuşdu halkına Gediz’de, Anıyoruz onu biz hepimizde. Unutmayız biz bu kahramanları, Sayesinde kurtuldu vatanları. İndirtmediler bayrağı göklerden, Bahsedecek tarihte biz Türklerden. Destan Şairi Mesut Kılıçoğlu (Çıkacak olan bin sayfalık ALTAYLARDAN TUNA’YA KIZILELMA’YA TÜRKLER kitabımdan bir bölüm) Halil Kemal Efendi, 1920 yılının sonunda Gediz Müftülüğüne getirilmişdi. O günlerde Gediz, Yunan işgali altındaydı. İşgalciler, Gediz Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti bünyesinde toplanarak işgale direnen vatanseverleri tutukluyor ve sözde bir yargılamanın ardından Yunanistan’daki esir kamplarına götürüyordu. Yunan işgal kuvvetleri komutanı kasabada sürüp giden gerginliği yumuşatabilmek için Müftü Halil Kemal Efendi’den, halkı sakinleştiren bir hutbe okumasını istemişti. Cuma günü Gazanfer Aga Camii’nde minbere çıkan Halil Kemal Efendi, cemaate söyle seslendi: “Ey cemaat-i müslimin, Yunan komutanı, benim size; işgali tanıyın ve konan kurallara harfiyen uyun dememi istedi. Yunanlılar adına hutbe okumaktansa ölmeyi tercih ederim. Allah ve Resulünün isminin yanında bu zalimlerin ismi asla geçemez. Onlara itaat etmek, Allah ve onun Resulüne isyan demektir. İsyan geçicidir ve Allah’ın yardımı ile zafer yine bize nasip olacaktır. Bu konuşma, Müftü Kemal Efendi’nin Yunan Divan-i Harbi’nde yargılanarak 101 yıl gibi ağır bir ceza almasına neden oldu. Halil Kemal Efendi önce Uşak’a, oradan da Atina yakınlarındaki esir kampına götürülmek üzere İzmir’den deniz yolu ile Pire Limanı’na gönderildi. Çileli esir hayati 1923 yılında Yunanistan ile Türkiye arasında imzalanan Esir Mübadelesi Anlaşması’na değin sürüp gitti. Gediz’e döndüğünde hasta ve yorgundu. 1924/1925 yılında henüz 55 yaşında iken vefat etti. Ruhu şad olsun Biz bu ülkeyi böyle vatanseverler sayesinde işgalden kurtardık |