sahibinin sesi
........√^√...√^√...√^√.........
........√^√...√^√...√^√......... bir dudak tadımı şarap döküyorum ten beyaz yerine en kırmızı... dilimde derin derimde çığlıklanan jiletin... ellerimde ayini teninin yağmura koşarken soluksuz susuyorum... susuyorsun... ....................................... ....................................... ....................................... sövgüyle dövülen yanlarımdan kanayarak... aşk mı diyorum? en son kilidi bozulmuş rutubetli bir sandığın içinde rastladığım şimdilerde mahalle aralarında çocuklara oyuncak olmuş eski bir kırkbeşlik gibi sessiz soluksuz savruluyor elden ele.. ezgisini yitirmiş kenarı kırık şarkılara şiir olmaktan başka... uzaklarda kendi gıcırtısını dinleyen boş gramafon ağlak hüzünlerin renksiz tenhalığında dönüyor ağır aksak yalnızlığında... susuyorsun susuyorsun... sustukça su-su-yorum kabuklanmış yaralarımı kaldırıp yerinden zanlı kadehime damlatıyorum ey yaş-am!! anana avradına kaldırıyorum... hakan kuyumcu |
zanlı kadehime
damlatıyorum
ey yaş-am!!
anana avradına
kaldırıyorum...
kutlarım
kalemine yüregine saglık