Cünüp...Yolu bulmak kolay da Zor olanı yalnız seyahat etmek “Gelir misin benimle” dediğinde dilinden anlıyor mudur çağırılan? . . . Kar/lar yağar okunurken e-zanlar Ve sevgililer oynaşırlar masa altlarında şen şakrak (-gerçi o vakitler mevsim ilkbahardır) Belli değildir Kimin eli cebindedir kimin, *seyreder/ler gurubu her yaz *o misafirler Sandık sandık hüzünlerle bekleşirlerken huzursuz Balık etli yakamozlar titreşir sahilinde Burgaz’ın Gri muson kasırgalarında sonbahar 0 negatif kansızlıklarda depresyon… Varsayımsal isyanlar ve uçuşan küller Hangi fiil karşı koyabilir ki yalnızlığa? Hele bir de Fosilleşmiş inançlara kurban edilmişse aşk Ruhun recmine hangi fiil karşı koyabilir? Şarapnel parçalarının peşi sıra yırtışlarıyla bekaretleri, dağlanmaz mı sanki ciğerleri recmedilenlerin Yıldızlar Tuzaklıdır Uzaklıklarında Atmaca sortileriyle kayarlar ölümlerine Issız kahramanlık öykülerinde anlatılır intiharları Etlerini tadıyorlarken mezbahalarda birbirlerinin, bu yüzden içlenir sevdalılar her yemek/halvet sonrası . . . İsimsiz çocuklarım var *benim, satılığa çıkardığım gecelerimin vitrinlerinde *Meleklerden bozmadır anneleri Cüzzamlı memelerinden ab-ı hayat çağlar her birinin Ah o fahişeler… Ah! Derin bir nefes… Bir kez daha! Ve belki bir sigara… Fakat Bir fincan kahve sonunda… Mutlaka! (Yıldıray Kızıltan) |
Cenabet ölü doğmuş şiir
Yeminle 😶🌫🦉
Ama illa ki güzel işte
Sevgimle canım Babs(T)ia
🍃🪽🤍🌱🍃🕊🙂↕