Yok mu dur diyecek
YOK MU DUR DİYECEK!..
Bilirim kardeş dardasın Çaresiz, sessiz ve amansız Haykırsan duyulmaz sesin Talihsiz, bahtsız, gümansız… Evin yıkık, kalbin harap, günün zehir Ecel sende, ölüm gecelere nehir Yazılmış ferman Çocuklar aç, yaşlılar bitap, hastalar perişan Yemeye lokma, içmeye damla, devaya merhem Olsa bile razısın paylaşmaya, dirhem dirhem Gündüz ateş, gece bomba, her yer cehennem Sanki yarışıyor ecel ecelle geceden, günden Yıldızlar düşüyor bir bir ecelin ellerinden Hasretiz ılık esen bir yele Hasretiz tutunacak bir ele Hasretiz sakin geçecek bir güne Gökten ateş yağmakta Yerden kurşun vurmakta Harabe haneler, binalar, her yer Paramparça bedenler, yıkılmış evler Moloz altında inliyor, yaralı bedenler Defni bekliyor, sahipsiz cesetler Bir çocuk eli yıkıntılar arasında kıpraşır Bir bebek kalbi, ince ince inler, titreşir Bir annenin göğsünden süt emen bebekti Hani, her bebek günahsız bir melekti?.. Hani, beraber bahara çıkacaktık Nergislerle, güllerle çiçek açacaktık? Gündüzler cehennem, geceler zifir Doymak bilmiyor, kan emici kâfir!.. Üçer, beşer, kırkar kırkar kırıldık Unuttuk yaşamayı, ölüme sarıldık Yok mu bir ümit, yok mu görecek Yok mu bu vahşete, bir ‘dur!’ diyecek?.. Hikmet Çiftçi 03 Temmuz 2024 |
Duyarlı yüreğinize ve kaleminize sağlık diliyorum.
Artık sözün bittiği yerdeyiz, özellikle müslüman milletler uykuda olduğu sürece zulüm bitecek gibi gözükmüyor, Siyonist sadece güçten ve zordan anlar, Cenab-ı Hak İsrail'i ve tüm destekçilerini azgın kavimler gibi helâk eylesin inşallah.
Bu müstesnâ eser GÜNÜMÜN ŞİİRİ'DİR.
Sonsuz selam, duâ ve saygılarımla.
Allah'a emanet olun.