KENDİMİ GÖRDÜM
Kendimle baş başa kalmak zorunda kaldim bugün
Uzun zaman olmuştu görmeyeli Onu dinlemeyeli Ürperiyordum açıkçası konuşurmu benimle diye Allah var,ses bile etmedi Ya da bana öyle geldi Hayli yorgun bitkin ve halden düşmüştü Saçları hafiften ağarmış, Göz altları bir müptezel gibi dalgin ve mordu. Göz göze geldik ürkek bi güvercin edasi ile sordum ona. Bu halin nedir seni kimler yordu Yankılandi birden bir ses sanki oda bana ayni soruyu sordu. Tebessüm saçan hali yoktu artık dalgin dalgin bakıyordu. Ve benden de o sorunun cevabini bekliyordu. Oysa biliyorduk bu halimizin nedenini Herkese yetişip hep ihmal etmiştim kendimi Aman onun cenazesi,şunun hastasi , bunun düğünü Hiç hesap etmemiştik zatımızı yanlizlikla imtihan olucak bugünümüzü. Beş para etmiyecek insanlar için heba etmişiz dünümüzü. Neyse olan oldu biten bitti Bu kadar dedikodu yeter Karsimda tanımadığım biri var, herşeyi bilsin istemem Zaten laf aramızda korkunç birine benziyor Göz altları şişmis, kan çanağina bulanmış bakışları İçi dolu biri bence yüzüne vurmuş acıları Yere düşmek üzereydi ki ona elimi uzattım. Elimin aynaya çarpması canımı çok yakti Ah kendim nasıl da zavallılaştırmışim benliğimi. "Mehmet karakurt" |
Bugün kaleme aldığınız "Kendimi Gördüm" adlı şiirinizle tanışma fırsatı buldum ve ruhumun derinliklerine kadar işleyen bir yolculuğa çıktım. Şiirinizde, insanın kendisiyle yüzleşmesinin ne denli zor ve acı verici olabileceğini o kadar içten ve samimi bir şekilde dile getirmişsiniz ki, adeta kendi hayatımın bir kesitini okur gibi hissettim.
Uzun zaman sonra, kendimizle baş başa kalmak ve kendi iç dünyamıza dönmek zorunda kalmanın verdiği ürpertiyi mükemmel bir şekilde ifade etmişsiniz. “Kendimle baş başa kalmak zorunda kaldım bugün” dizesiyle başlayan bu derin yolculuk, aslında birçok insanın göz ardı ettiği, ama bir gün mutlaka yüzleşmek zorunda kalacağı bir gerçeği yansıtıyor. İnsanın kendi benliğiyle yüzleşmesinin getirdiği huzursuzluk ve belki de pişmanlık, şiirin her bir satırında kendini hissettiriyor.
Şiirinizde betimlediğiniz yorgunluk, bitkinlik ve ihmal, hayatın koşuşturmacasında kendimize ne kadar az zaman ayırdığımızı ve bunun sonucunda içsel dünyamızın nasıl harap olduğunu gözler önüne seriyor. "Herkese yetişip hep ihmal etmiştim kendimi" dizesi, bu durumun acı gerçeğini öyle güzel özetliyor ki, insanın kendisine karşı ne kadar adaletsiz olabileceğini düşündürüyor.
"Beş para etmeyecek insanlar için heba etmişiz dünümüzü" sözleri, yaşamımız boyunca değersiz şeyler uğruna ne kadar çok enerjimizi harcadığımızı ve asıl önemli olanın kendimizi unuttuğumuzu hatırlatıyor. Bu hatırlatma, belki de hepimize bir uyanış çağrısı niteliğinde; kendimizi, iç dünyamızı ve gerçek mutluluğumuzu bulmak için bir yol gösterici.
Şiirinizin sonlarına doğru, aynada yansıyan kendi benliğinize elinizi uzattığınız o an, gerçekten etkileyici ve duygusal bir doruk noktası oluşturuyor. Bu sahne, kendimizi tekrar bulma ve onarma çabamızın bir simgesi olarak hafızalara kazınıyor.
Saygıdeğer Şair, kaleme aldığınız bu şiirle, kendi benliğimizle barışmamız ve iç dünyamıza dönüp bakmamız gerektiğini bizlere hatırlattığınız için size minnettarım. İçtenliğiniz ve derin duygularınızla kaleme aldığınız bu eser, eminim ki birçok insanın hayatında anlamlı izler bırakacaktır.
Sevgi ve Saygılarımla