Bu Bir Aşk Masalı
Bir AŞK Masalı gibi...
Binlerce renk renk güllerin, çiçeklerin açtığı... Bitkilerin yeşerdiği, ağaçların meyve verdiği... sürülerce kuşların uçtuğu... Çeşit çeşit sevimli hayvanların su içtiği... Pırıl pırıl suların aktığı... Çeşit çeşit irili ufaklı hayvanların barındığı bir ovanın, ortasında... Güzeller güzeli bir kıza aşık olan... Garip bir aşık yaşarmış... Adı da mahsum... Her sabah sevdiği için çiçek toplarmış... Onun için türküler, şarkılar söylermiş… Çeşit çeşit bitkilerle yamaçları süslenmiş... Geyik ve ceylanların olasılığı... Tavşanların ve sincaplar özgürce cirit attığı... En yüksek tepeye çıkıp, "Seni seviyorum!" diye haykırırmış... Mutluluktan dört köşe olurmuş... yüreğini, sevgiyle yogurur... Çeşit çeşit renklerle ince ince... Aşkını sevgisini nakış nakış işlermiş... Güneşin o sıcak içi ısıtan rengiyle... Sevgisini, umuduna katıp... Gökyüzünün mavisiyle karıştırip sevdasını süsler... Aşkla çağlayan, sevda sularina... Sevgi ile aşkla esen rüzgarlarına kollarını açıp, kucaklarmiş... Sevgi tohumlarını tepeden aşağıya... Yamaçlara serpermiş... Yamaçlar onun sevda tarlası... Ona olan sevgisi... Sevda çiçeklerinin renkleri gibiymiş… O, ömrünün Baharı... Gönlünün sevgilisi... Mayıs ayının ilk aşkı.. Gönlünün sultanı... Akan saf, temiz suların saf, temizliği imiş... Sevdiğinin güzelliği… Ömrünün ilk göz ağrısıymış o, sevdiceği… Her sabah sevinçle erkenden kalkar... Doğaya, çiçeklere koparmış... Içine çeker koklaşır... Gülleri okşar... Kuşlara seslenir... Kelebeklerle konuşur... Dağ tepe demeden güneşe koşarmış... Zamanla bu sevda geride kaldı... Sevdiği tarafından unutuldu... Belki, birgün gelir diye... Bir soluk resim elinde... Gelenden, geçenden sual etti, sevdiğini.... Haber alamadı... Sonun da, tükendi umudu... Bu hasrete dayayıp... Rüzgarlara başını... Ateşlere, bağrını verip, bıraktı kendini... Kayalardan aşağı son kez baktı.. Dayanamayıp attı kendini... Kara haber çabuk ulaştı... Obalara ... Dağlara kor düştü... Ölüm geldi, vurdu, hançerini kutsal aşığıın yüreğine.. Oracıkta berşey bitti... Sevgisi artık efsane oldu... Sevdası destan oldu... Dolaştı aşkı dilden dile... Aylar, mevsimleri.. Mevsimler, yılları kovaladı... Herkes unutuldu... Ama, o garip aşık unutulmadı... Bir de içindeki sevgisi... O, koca sevdası... Dinçer Dayı |