Bayramda eskileri yaşayınca

Aşk şiirleri kenar durdu...

Yeniden hayır’lı bayramlar

"Yeşil gözlerinden muhabbet kaptım
Diz çöküp önünde yıllarca dım-dım"

Haşa Keko’m haşa!
Kalıbınca hece yazmış şair
İmgelemiş evirmiş de
Çevirememiş

Kekom!
Bu sefer sanat muzikisinden çığırdım
Muhabbet babında
Kulakların yan basıp
Kuyruğunu salladığına göre
Tam not aldık desene

Kekom !
Benim senden başka kimim var
Sıkıyı görünce
topukluyanlarım var
Aiiii ya Aiii

En güzel türkülerim senin için Kekom!
Bendeki şu muhabbet senin
Sendeki sadakat benim için
Hayat seninle
Hergün bayram hergün güzel..
Bir içim

Oy Kekom oy!
Tüylerin kadife gibi gözlerin bir içim su
Sesinin çirkinliği ne diyem
ibreti alem
Yaradan öyle diyor ne bilem!
Muhteşem gözlerinle
Çirkinliğini örtmüş daha ne diyem!
Yılana bak da şükret Kekom!
Gözü de korkunç dilide
onada giydirmiş motifini
Nedensiz değildir her birşeyi

Kekom!
İnsanlarda cins cins
Uysalı -baysalı
Havlayanı hırlayanı
Kuyruğuna bas da gör
Hiç mi doğruları konuşmayacagız
Yedi yirmi dört Yalan dolan
Olmadı küfür
Gören gözler hep mi hakikata kör

Keko’m Yıllar önce kese kağıtları vardı,
Naylon poşetler çıkmadan önce
Pazar sonrasında ilk işimdi Üzerini okumak
bulmacaları çözmek
Eski radyolar gibi sararan sayfalar
İşte; Senin gözlerinin güzelliğini
İlk orda okudum; gördüm
Kadere bak sen dedim !
Yolunu merkeple açıp kapatıyor
Anlayana bir hisse

Bu nasıl tespit deme Keko’m!
Güler misin ağlar mısın
Yurdum insanı
"Eşek yolları ayırdı" diye bir başlık
Nasıl yani dediği ni duyar gibiyim
Dur özeti vereyim

Gençler nişanlı
Gençler sevdalı
Erkek kuru yapmış tavlamış kadını
Sıra; şairliğini konuşturacak ya
Bakmış gözlerine dağılmış
"Aşkım gözlerin çok güzel
dünyanın en güzel gözleri" demiş
Kadın çıldırmış yüzüğü fırlatmış
Adam nasıl bir *ok yediğini
Sonradan anlamış!
Daha önce belgeselini izlemiş
Senin Gözleri sevgilisine övmüş
Bu yüzden kıyamet kopmuş
Mesele Kendini kuyruklu hissetmesi
Kuyruksuz insan olur mu Keko’m

Gariptir şu insanoğlu Keko’m!
Mütemadiyen bir garip
İnsana aslan dersin
Övünür şişerde şişer
Kurt gibisin de yine övünür
İş diğer ayaklılara gelince dövünür
Niye kekom!
Kırmayı , incitmeyi, parçalamayı sevmez mi insan

Senin değerin bilinmez kekom!
Yükünü taşırsın dayak yersin
Biraz yaşlandın mı kasaba gidersin
Ya sucuk olursun ya sabun
Şimdi desen ki eşek oğlu eşeksin
Mahkemeye koşar
Tazminat açar
Parayı alır almasınada .
Eşek geldiği bu dünyadan eşek göçer !



Yaratılanı hoş görmeyen de
Mükemmellik görünmez Keko’m!
Sevgi hercanlı için
En güzel göz sende
O güzeli gören gözde bende
Sen keşkelerimin aynalı yüzüsün