sesler yankılanır her bir yanda geceleri çığlık olur sesler bu şehirde ifadesiz, kelimesiz sadece sesler renksiz kifayetsiz kalabalıklar içinde
sen hiç sokak sokak aradın mı bir sesi içinde bir yangın kor bir alev içinde bir ateş bilmediğin bir şehirde bilmediğin sokaklarda
gönül dolusu kapıldın mı yürek dolusu bağlandın mı bir sese o ses ki öyle yürekten ki duy hadi
çığlık çığlıkken gör .. aç gözlerini tut ki elini ..duvarlar yıkılsın ses ver ki bilesin gönlün olduğunu
bir ses ki karanlığı örten perdeleri aralar sakın yalan sanma gözlerin görmediği gerçeği bir basiret makamıdır ötelerin ardını görmek ve bir gün hayatını ikiye ayıran bir gölge düşerse hüzünlü çığlıklar ülkesine demek ki kayıp bir ses var yürekte ne manası kaybolmuş nede sözleri değişmiş
aşikar olur tüm masalsı sırlar bir gün hüzün rıhtımından sis perdeleri de çekilir aradan ne göğün maviliği kalır ne de denizin sakinliği zaman bile durduramaz hislerini kar beyaz sanma içinde ki yankıyı
esmiyor şimdi rüzgar onun için duyulmuyor sesin bilinmeyen başka bir sebebi mi var bu çaresiz sessizliğin hiç haber vermeden kaybolmuş yıldızlar gecenin karanlığından kaçıp hangi dağın ardına saklanmışlar duyulmuyor sesleri esmiyor şimdi rüzgar yıldızlar kaçarken rüzgarı da yanında götürmüşler
kaç yıl bilmem bilmem kaç bin gece bir türkü sesiyle karlı dağları duman kaplamış yine mi yad ellerden kara haber var bir seher vakti bu yerlerde kimler ağlamış çimenler üstünde gözyaşları var
soluğun çırpındığı bütün göğüslerde kara trenler gibi her nefes bir ses ki dolaşıyor gönülden gönüle yalayıp geçiyor şehrin demir kapılarını boş sokaklarda dolaşıyor
bir ney kadar mutlu ve bir türkü kadar sıcak birazdan dağların göğsünü saracak ve yerinden oynayacak şafak o kızıl ışıklarıyla
bunca yıl çığlıklar koşmuş bu menzilde beyaz küheylanlar gibi kan ter içinde dağları yırta yırta yürüyen deli bir ırmak gibi bu ses ki gelir dağların öte yakasından bu ses ki bir çocuğun ilk çığlığı bu ses ki bir kadının şuh kahkahası ilk gecenin aşkına birkaç defa düşer zeminlere bu ses ki gelir vuslatın maverasından
kuzeyin yıldızı güneyin kıblesi gibi es bana başka ne isterim rüzgar dilinde türkü ol beni sazının teline vur yani öyle yaşa ki beni gün doğusundan esen seher yeli gibi serin yürekten daha sıcak ve daha derin
bir ses ver kanadı kızıla boyalı kuş sesleri olsun akşam şafağında çiğ ıslağında konsun kor yanaklara buseleri kavursun sessizliğin bir çöl gibi içimi yoğursun yüreğimi sen ki ey yar ne olur, neredeysen bana bir ses ver
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
boş sokaklar şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
boş sokaklar şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.