GECENİN DÜŞSEL TENİ
bir bakışın
nasılda kabartmıştı yüreğimi o en efsunlu duruşunda şaha kalkarken duyguların ay okşarken gecenin düşsel tenini yıldızlar seyrederdi yakamozların gülümseyen hallerini kıyımıza yanaşan dalga sesleri körüklerdi geç kalmışlığımızın ritmini ben sana sıkı sıkıya bağlı sen bana edalı mı edalı şimdi hasretin prangalarına takıldı kaldı ümit ağlarımız kuruyan yerlerimiz tepeden tırnağa ıslandı anarşist serzenişlerin inikasında payımıza düşeni aldık sende gözünden düşürme beni zira her yanım ustura kesiği |