KEŞKE BEN OLSAYDIMBir sabah Kanadı kırık bir kuş kondu pencereme Öyle mahsun Öyle sevecen bakıyordu ki yüzüme! Dayanamadım. Gönül penceremi açıp onu elime aldım. Ellerim titriyordu. O da titriyordu! Neden bu kadar heyecanlıydım... Neden bu kadar korkuyordum. Sanki, sanki , o kanadı kırık güvercin... Uçuverecekmiş gibi ... Kaçıverecekmiş gibi elimden. Sımsıkı tutuyordum. Canı acımasın diye de, Arada gevşetiyorum parmaklarımı. Öyle narin, öyle savunmasız ki... İncilecek... Kıyamıyorum! Biliyormusun? Hiç bir canlı ısıtmamıştı böylesine ellerimi Hiç... Neydi ! İçime işleyen neydi... Ruhumu esir alan, Beni böylesine bağlayan.. Neydi! Sevgimin tüm gücünü bağışladım ona.. Bende titredim o üşüdükçe, Ben kaçacak diye korktum... O canı acıyacak diye. Gözlerine bakıp kendimden geçiyordum. O’ gözleri yok mu!... Beni benden alan, o gözleri. Sanki mavi göklere hazırlıyordum onu O’ uçtukça, bende seyredecektim... Tüm güzelliğini. Tanrım! Göklere aşkım bumuydu? Onun uçuşumuydu. Yok yok! O’ benim için uçacaktı salına salına. Ah! dedim kendi kendime. Ah! Keşke... O’ uçsuz bucaksız mavi gök... Ben olsaydım! |
çok beğendim şiirinizi.
saygılarımla.
cemilmelih.