Yıldız Mezarları Jigolosu ...Denize gönüllü düştüm bugün Bir Müren kovuğunda gizli gizli ağladım ...! Perde çektim naylon poşetlerle, aşırı tuzdan yanan gözlerime... Ağladım! Dehşet bir karanlıktaydı o an nefessizliğim... Ağladım! Gözleri Tamamen Kapalı Maskeli Balosundaydı tüm sırlarım... Ağladım! Gereksiz adamlar dahi kadınlar paramparça oldular *Tan yeri ağırırken Kandaki *Kızıl ölümün rengi oldu Dinmez açlığımın bu muydu sebebi, et kokusuydu çünkü takıntım Elim kolum yüzüm kan içinde... Ağladım! . . . Köle topraklarında doğdum, kimselerin özgür olamadığı Ve Küldendi bizim analarımız Ateşin harı evvel hatıralardaki babalarımızdı Bize piç diyenlerin karışlarız alnını...! Piçliğin tanımını yeniden yazanlardanız Şarkılar söyler melekler, kısır gecelere servis sahte huzurlarımızda Ki O gece Çıt yoktu Hiçti ölüm Acı yoktu Yoktu gözyaşı Kemoterapi saçlarında kadının kabullenmişlik yoktu ...! . . . "ah! sanki bir meleksin ondan mıdır kokusuzluğun? yazım da bir kışım da kollarımdayken hüznüme aldanma sakın, yaşadığın aşk değil mukaddesi kabulümdür bedeninde güneşsiz vakitlerde arzulanan zaman dilimidir aşk.. hissettiğin bu tarifsiz ıslaklıksa çiğ taneleridir, dilimden kasıklarına damlalanan Ve öylesine bir okyanus ki bu gördüğüm korkum kifayetsizliği olacaktır gözyaşlarımın bir damla bir damla daha son derin nefesle belki bir damla daha ki gerçekten ölürsen benden önce bu gece; ellerimden kayıveren şu son umuda hıçkıra hıçkıra AĞLARIM...!" (Yıldıray Kızıltan) |
varsa neredeler acaba ölü yıldızlar mezarlığı ...
şiir başlığı ile cezbediyor okuru hüznü gözyaşını yağmurlar gibi yağa yağa ıslatsa da ruhumuzu
tebrikler değerli kaleme
sevgiyle hep