Kuyu…aşılan yol çeşit çeşit çelişkiler yumağıdır kalp kırıklığı mayhoşluğunda ruh yorgunluğu tavında pişer duygular İntizar’ı bir ateşin sıcaklığında yürü yürü bitmez bir serüvenin içinde kapısı kapalı bir kafeste gibiyiz yükünün haddi hesabı yapılmamış bir bilmece hiç gitmeyecekmiş gibi toplanır mal mülk nice hasreti sevgisi özlemi ve acısı aynı kazanda bitimli bir zaman için o anda dönüp de dururuz kendi etrafımızda keskin virajlarını kazasız belasız alabilmek ne mümkün hayalleri yıkılan bir suçsuz mahkum gibi eli ve kolu bağlı bu bataklıkta bir dal arar da dururuz her an i l l a k i düşünemediklerimiz söndürür ocağımızı bulandırırız tüm geleceğimizi puslu günlerin kapkaradır geceleri oysaki şükrün ucundadır bizi bekleyen nice mutluluklar çırpındıkça yıkılar hanelerin hüznü çekilmez geri geri giden ayaklar ne yazık ki bizlere yabancıdır o duvarlar hane değil sanki bir yangın yeri çıkar için koştukça kaybolan sevgi ve sevgili gönüllerde özlenen bir sevdada yoktur artık çöl varı serapla yaşlanan bu süreçte boş boşuna koşmaktan aşınan tabanlarla kendini beğenmişliğin gurur ve kibrinde gelinir sona dikilmemiş bir kefenle girilir sonsuzluğun o karanlık kuyusuna... AZAP...(Kadri Atmaca) 09.05.2024 |
bizi bekleyen nice mutluluklar
İşin özü bu satırlarda ve sevmekte,
Ustalar güzel şiir yazarlar bize de kutlamak düşer,
Selam ve saygılarımla