Çekti
LÜTFEN SESLENDİRME YAPMAYINIZ
senden esen rüzgar olsun senden sen gibi olsun senden tutsun boran olsun senden sen gibi çekti muhayyer makamda Muhayyersümbüle çekti çekti ruhuna ruhumu tuttu nakşetti kendini bend çekti senden gelen meltem koksun senden sen gibi olsun senden göçen çöle kumdan yol olsun senden sen gibi çekti irkildim sanki ruhumu içecekti köhne viranemden benden beni çekti çekti mesti hayran etti müthiş mevcudiyetti aklım ermedi gitti cebren çekti senden çölün harından kıvılcım alev alsın senden sen gibi olsun senden çölde tüten duman olsun kordan közden senden sen gibi çekti ruhumu nakledilen beden ile kabz etti nefsim üstüne halifeliğini ilana çekti çekti kaçtığım ıraktan bilmem içime ne ekecekti içimdeki nefisten istidraçı çekti senden çölde külsüz yanan volkanda eriyen kum olsun aynaya cam senden sen gibi olsun senden lavdan kaynayan camdan sırça saray aynasında sır olsun senden sen gibi çekti ah birde ruhundan ruhuma nefes sürecekti ki halim halin de aklı selim kendine çekti çekti ne bitmeyen vakitti zaman bitti mekan bitti zaman mekanı biçecekti O kendine çekti senden çölde içe göçen girdaba kumdan köprüsün senden sen gibi olsun senden çöle yağan kordan kumu gönül ateşine taşıyan bulut olsun senden sen gibi çekti ne düş ne rüya farz-ı misale de değil ha ayan beyan resmen hakikat gerçeğine çekti çekti amak-ı hayal de değil en ulu meclis içinde demedi ki harap bitapsın ulu divana çekti senden kurak çöle serap kursam senden sen gibi olsun senden akan vahaya taştan gönül kadehimi eriten mec’e taç olsun senden sen gibi gitme bırakma ellerimi senden yok başka anlayan arzımın talebine kalp muhattabı gitme gitme ruhuna ruhumu çekti içime elif aşkı ekti bilmedim kıymet yarım kalmasın aşk gitme senden kurulsun nizam senden dursun mizan senden sen gibi olsun senden sana kurulan köprü senden olsun senden sana gelen olsun senden sen gibi gitme yok kalbimin üstüne kalbi saracak karanlıkta kalan ruhuma nefes veren eren gitme gitme yok kalbimin üstüne kalbi ile ısıtacak sarılacak senden sonra buz tutar tenim gitme senden yansın miller çeksin senden eller sürmeler senden sen gibi olsun senden başka yaren görmez bedende gözler kör gözler görür olsun senden sen gibi gitme yetim babadan olup doğumda anası ölen öksüzüm yok şefkat senden sonra gitme gitme beyaz sarığında sar eşiğinde beşiğinde senden başka yok aşka kundaklayan gitme senden kalpler senden ruhlar senden aşka talip adem senden sen gibi olsun senden eğilsin her satır başında başım başımda ki bakışlarım olsun senden sen gibi gitme seninle sende doğan bebeyim aşk aleminin eşik beşiğinde sar sarmala sakla gitme gitme sırtında heybede ezilir bebe bedenim sadrında taşıyıp sadrında beslemeden gitme senden akan ırmak sana aksın ister berrak berrak sular senden sen gibi olsun senden akan ırmak üstü köprü senden olsun sudan donan buzdan senden sen gibi esmadan suretler olsun seyri seyreden gölgeler buz tuttu tende kalpte kor olsun gölgeler gölgenden gölgeler olsun gölgeler medinei münevvere şemsinden nurdan olsun göldeler senden çöle kızgın akan suya mezar olan kuyuya toprak senden sen gibi olsun senden deryadan taşan seller afatla benden beni arındırmak ister senden sen gibi karanlıkta beyaz olsun gölgeler mim gözden nurdan gark olsun gölgeler hazreti Nun’dan Nurdan kalem olsun gölgeler hazreti Nun’dan Nurdan kelam olsun gölgeler hz. sultani aşikine benzesin gölgeler hazreti medine i münevvere şemsinden olsun gölgeler |