Gelmez
Bil ki sırça köşktür, aşkın yapısı
Gül hariç taş çakıl atmaya gelmez Kırılgan narindir, aşkın kapısı Yüklenip kaktırıp, itmeye gelmez Pervasız dönerse, bıkar dilinden Poyraz gibi essen, üşür yelinden Tafralı davransan, kayar elinden Ah ile sonradan, tutmaya gelmez Heyecan içinde, tutuşur yanar Sevgiyle sunulan, çorbaya banar İşkilli duruşa, buz keser donar Bal ile kaymağı, tatmaya gelmez Gönül terazisi çok hassas tartar Bir naif güzel söz yeter de artar Riyaya meyletme, sancılar tutar Sevda bu riyayı, katmaya gelmez Şevk ile gönülde, çalmalı sazın Yirmi dört ayarda olmalı sözün Titizlen karalı olmasın yüzün Otağ ocak olup, tütmeye gelmez Yahya Koza |