SİLDİM SENİAşk ateşinde ince, ince yanarken ben, Şerare çakıyordu senin o gözlerin. Kesiyorken benim nefesimi tözlerin, Derin bir ah çekiyordun ani içinden! El âlem bedbin sözler söylerken nezdinde Fokur, fokur kaynıyordu canım da sana. Tariz ederlerken nice enisler bana, Erk kılıyordu beni fazla aşk bezminde. Ram edilmez bu hallerde her arkadaşa, İkrah ettirmek isterler canı canadan. Nefi bile sağlamaz müreccah hanedan, Derinden sevda ateşine tutulmuşa! Erisin varsın senin için bunca yağım, Nasıl olsa tutulmuşum sana derinden. Sırılsıklam olsalar da kederlerinden, İlgilenmek mi? Ne gam! Açıldı tuzağım. Lanet mi edecekler utanmadan beni? Dessas mı sokacaklar yoksa bu araya? İletmek ne mümkün! Onu evvel sıraya, Men edemezler aşkta yanmadan bu teni. Sevmek… İçtenlikle sevmek! Ne şirin bir şey! Elden çıkarmak gerek olanca gayreti. Nezih etmeli bir de murdar rivayeti, İşte olur o zaman canan, handan bir şey. Yitirilmez ondan sonra artık hiç canan, Ama heyhat! Sildim seni aşk defterinden. Garamın gitti, garamım gitsin serinden, Üzüm, üzüm üzerek sevdasına boğan! Lâl oldu, zira içimdeki şen umudum, Tenim de oldu olduğunca pek tarumar. Elzem bile değildir, bence olsam bimar, Ne gam! İçmedi aşkından CEMİL bir yudum. KÜÇÜK OZAN (CML DMR) İSTİRHAMNAME’DEN. |