.S E M A,
Karanlık bir geceydi
Sessizlik hiç bu kadar derin olmamıştı Etrafım kalabalık insanların ahkamsar sözleriyle dolup taşıyordu Kaybolmuştum... Her söz başka bir sokak/ her insan başka bir kayıptı Güvertem taşıyamıyordu artık Ne kaybetmeyi nede kazanmayı Savaşmak yorulmadan ibaretti artık Sonra sular yükseldi güvertemde Bu ahengi bozulmuş bir sessizlik ti sadece İnsanlar kayboluyordu derinlerde Bir insan kayboluyordu gözlerimde Söz değmiş heryer enkaza dönüştü Saat mahşerin saati Dakikalar can alıyordu içimden Ömrümden ömrümü alıyordu Doğrular kayboluyordu doğrular öldürülüyordu Çok geçmeden kelimeler küfürle şekil aldı Silahını çekmiş herkes beynime kurşunlar yağdırdı.. Vakit geçmiş ömür beyazlamış O saat o dakika yüreğime doğru bir güvercin kondu Kırılmış örselenmiş , kurmuş bahçesi umutlar tükenmiş Kursağından ölü buğday taneleri döktü avuçlarıma Ne ekilir di ne yenilirdi Zehirden zerreme doğru ilerleyen kan damlaları gibiydi Belirsizlik mesken tutmuş /oturduğum yer işgal edilmiş Tahrip edilmiş/ hunharca yağmalanmış Cehhennem gibi yandığım aslında başka bir geçmişe ait yalanmış Saatler saatleri dövüyordu Saatler sözleri öldürüyordu O gökyüzüydü o Doğru ne yukarısı ne aşağısıydı Sözleri sözlerimi dövüyordu Bıraktım kendimi sonralarına Gün ağarmış şafak sökmüş Güneş küle dönmüş /fotoğraflar siyah beyaz renge bürünmüş Gün günleri gerideyi bırakıyordu İçimde harbe uğramış bir sevda yatıyordu Nazlı bir gelincik bakıyordu her gece Umuttan bir sandal yaptım Gelincik içimde iki hece/ yol uzundu deniz hırçın ve kudurmuştu Bu sevda ne yollara gitmiş ne yollarda tutulmuştu Aşıldı/ denizler de deryalarda ufuklarda bir sabahta Sevdam bir gece yarısında gülümsedi bana Gözlerim yağmurun en sağanak haline bürünmüş Korkularımı salıyordu yanaklarımdan Güverteden uçuşup baş ucuma kondu yine O gülümsedi ben gülümsedim Yirmi günde yirmi yerimden onu düşledim Vuslat harap adilmiş sevdaya gün biçti Günler günleri bıçak gibi kesti Kendimi dingin duraklar gibi usulca beklemeye koydum Kırık dökük tenha sokaklarda ışığı buldum Caddeler ahenk içinde sen ahenk içinde Ve işte o an o vuslatın anıydı Ellerim de ayrılık ağrıları Aklım başımı firar etmiş /sevdanın gözlerine konmuştu O bakıyordu /baktıkça arınıyordum onsuzluktan Ve onunlaydım o benimle Onu sevdiğim yerdeyim oda beni sevdiği yerde |