YÜKSEK SESLE SEVECEĞİM ARTIK...Renklerin hulasası ve hicreti ömrün Sökülen dikişlerim Nasırı dünün belki de nesri Yitik güncem Kayıplarda öznem Miladi takvimin son sayfası Oysaki ben yeni yılın ilk notasını söylemeye kararlıyım: Sol… Sadece ve sadece soldan yana ümidim Sevginin sarnıcı Aşkın sarkacı Duyguların hulasası Meylettiğim yeni gün yeni yıl Men ettiğim hüzün Mealim varsa yoksa sevgi Ve işte dokunulmazlığını ilan ediyorum Mademki bir ben var benden içeri Mademki birden çok her biri Mizacım değil artık yanık Ne de tutuk Varsa yoksa tutkulu Göğün sağdıcı Yerkürenin nifakı Katmanları göğün Ve atladığım binlerce öykü nice öğün Öğüdünü de tutmalıyım büyüklerimin Nereden başlasam kardır hem Nem yok gözümde Namımsa almış yürümüş Mademki sevginin mendireğine yaslanmış bir ayraç Mademki içimde doğan güneş Tutkunu olduğum aşk ve ateş Bir özet geçmezken düne Dün mademki kaldı dünde Yazacağım öyküler ve şiirler beni bekler Ama mezar taşıma yazmadan Yazmanın doruğunda yasımı da tahliye edeceğim madem Ve de tasfiye edeceğim hayatı Ben ki bir terzi Ve işte dikiyorum söküklerimi Ben ki bir Yıldız: Hem de en parlağından Aymazlığında evrenin Külümden doğduğum kadar Külliyemde saklı ne var ne yoksa Ve içtimada… Ben ki: Nöbetçi şair Ben ki: En endamlı nesir. Ben ki: Tahakküm altında kalmadan Aşkın ibaresi iken kalemim Saf tuttuğum safiyet yüklü kalbim Varsın olsun bir farkım Hem dünden hem insanlardan Hiç olmadığım kadar da yakınım kendime Yansa da dilim daha çok seveceğim Yüreğin defteri kebirinde Sahip çıkacağım kadar da kendime Kaynakçam iman Kaydım hazır dünden Kayrasında evrenin Mabedimde saklı varsın olsun gizemim Ucu yanık değil artık mektuplarım Mademki de ucundan tuttuğum hayatın En alımlı bestesi Sökün edecek de bir bir nidalarım Yüksek sesle seveceğim artık: En başta kendimi… İster itirazınız olsun olmasın… |