DOLMAYAN BOŞLUKKarlı fırtınalı kış geceleri, Sıcaktı evimiz, sağdı babamız. Ona yaslanırdık hep önceleri, Ardımızda karlı dağdı babamız. Kazancı kol gücü, alın teriydi, Dostuna vefalı sözün eriydi, Demezdi, sanardık dertten beriydi, Çileyi üst üste yığdı babamız. Sekiz nüfus vardı şarttı geçimi, Durup dinlenmedi bir çay içimi, Daim tevekkülden yana seçimi, Her sabah güneşle doğdu babamız. Hoştu muhabbeti tatlıydı sözü, Fakirlikten sebep yanıktı özü, Ne zaman ayrılsak dolardı gözü, Bazan yağmur ile yağdı babamız. Kul Hakkı der yazın sonu gazeldi. Herkesin babası elbet özeldi. Varlığıyla dünya daha güzeldi, Bu dar yere nasıl sığdı babamız. |
Yaşayan babalarımıza da uzun ömürler versin...
Güzel Di