Bazen
Bir şeyleri anlamak için,
Orada olmak gerekmez…
Hem de hiç….,

Bir yatağa bakarak mesela,
Anlayabilirsiniz,gece olanları…
Çamaşırların sağda solda oluşu,
Belli eder bazı telaşları…
Bitmeye yüz tutmuş birkaç mum,
Ve konsolda devrilmiş birkaç kadeh…

Kurumuş bir nehir yatağında,
Yığılmış bembeyaz taşlar,
Kıyılarında altın rengi kumlar…
Ve kurumuş gövdeleriyle
Eski günlerin özlemiyle ,
Bekleşen ağaçlar.
Anlatmaz mı ?Bir zamanlar,
.GÜRÜL GÜRÜL AKAN
HAYAT VEREN BİR NEHRİ….

Yada bir yüze bakarak,
Hayatının nasıl geçtiğini…
Mermere kazınmış gibi,
Okuyabilirsin ,içindeki her şeyi…

Bembeyaz karların üstündeki ayak izleri
Hiç şüphesiz okunur, kitap gibi..
Bakarak kapkara dumanlara
Bilirsin bir şeylerin yandığını…
Bazen görmek bir şey değildir,
Anlamıyorsan ,baktığın şeyleri…

İzler,
Bu izler var ya…
Zamanın sessiz tanıklarıdır…

Bir zamanlar şiir yazan şairler,
Sizin izleriniz de…
Ardınızda bıraktığınız
MISRALARDIR….

TURGUT CENGİZ eylül şiirleri 2008