Hiç öyle büyük değil düşlerim
Harabe bir duman olmasam
Demli bir çayın buğusunda gelsem
Yağmur olsam
Sırılsıklam ıslansam
Umutsuzlukları gömsem toprağa
Özgürlüğe koşsa düşlerim
Bir meyhanede konaklasam
Sokaklara salsam düşlerimi
Duvarlara yaslanmadan
Sığınağıma götürse beni ayaklarım
Hiçbir puştluğun giremeyeceği
Yüreğine koşsa düşlerim
Hiç öyle büyük değil düşlerim
Gıcırtıyla açılan kapılar olsun
Bahçede bir salıncak
Sabahları çığlık çığlığa çocuk sesleri
Fırından çıkmış taze ekmek kokusu masada
Ve sen
Bir bardak çayın buğusunda
Gelsen soframa
Cebimizde kuruşları denkleştirsek
Hatta oradan buradan kessek
Sigarama kızsan
Zararlarını anlatsan
Dedim ya
Bir şeylerden saçma sapan tartışsak
Ve sen beni hep aynı seviyor olsan
Sitemleri unutup gelsen sarılsan
Hiç öyle büyük değil düşlerim
Maskeleri düşse insanların
Biz ardında gizlenenleri görsek
Ağlamaktan boyaları aksa kahpeliklerin
Akşamları bir cam kenarında gelişimi beklesen
Ben sabırsız adımlarla sana gelsem
Hep sana gelsem..

NOGAYTÜRK