KÜSTÜĞÜN VAKİT
Gönlünden geçenleri söyle gelince
Ebed sağır olurum sustuğun vakit Kuş tüyünden hafifim yüzün gülünce Taştan ağır olurum küstüğün vakit Katlanırım seninle gelen zorlara Yeter ki yanımda ol düşmem darlara Uçarım mutluluktan inmem yerlere Beni bir kez bağrına bastığın vakit Aramıza upuzun yollar koyarak Hatırımı çiğneyip hiçe sayarak Yazık edersin bize aşka kıyarak Bir kuru selamını kestiğin vakit Kirpiğinin ucundan bir damla yaşın Süzülürken sebepsiz çatılsa kaşın Kırılır kanatları içimde kuşun Buruşturup yüzünü astığın vakit Gül sandığım çıkarsa dikenli çalı Görünür mü gözüme dünyanın malı Yeşermez içimdeki umudun dalı Hazan yelleri gibi estiğin vakit Seyyal Tanır |