Hani ey geçmişim
Diren geçmişim diren direnebilirsen kimsesizliğe,
Kapı tokmağından eskilerden kalma izler dökülüyor, Hani içinde cıvıl cıvıl çocukların koşuşturmaları Hani bir annenin kaynayan tencerede kaşık sesleri, Hani gramofonda nağme çeviren hazin plakların Hani karşı komşuya uzanan sıcak, samimi muhabbetin Hani kapında bekleyen sessiz dostlarımızın aşina, yaşlı yüzleri Hani ey geçmişim neredeler, ahşabına değen abdestli ıslak ayaklar Hani elinde yoğurt bakracıyla mani çığıran yorgunlar Hani parke taşlarına düşen yılların dizi, vakitlerin tıkırtısı… Çamaşır tellerine artık mutlu mesut kuşlar konmuyor, Halden, vakitten şikâyetçi yeni yüzler ıskalıyor dumanını bacanın Hani ey geçmişim, neredesiniz?.. |