HEY GİDİ GÜNLER
HEY GİDİ GÜNLER
Bahır teştte pırtı yurduk külünen Bağçayı gazardık gazma, belinen Bulgur savururduk esen yelinen Esgi günler böönden eyiydi heeri Don yuyucum deyni ataş gayardık Yaylalara çıhıp çebiş yayardık Tarlanın başında meke soyardık Esgi günler böönden eyiydi heeri Yuhanın içine pendir dürerdik Misafire pambık minder sererdik Zobada yahacak odun gırardık Esgi günler böönden eyiydi heeri Anam derdi duluğunu şişirme Guşganada südü bişir daşırma Gaymağını barmağınan aşırma Esgi günler böönden eyiydi heeri Gara lastik vardı gundura yohtu Topraktı damımız, fakirlik çoktu Buydururdu gışlar pek bi soğuktdu Esgi günler böönden eyiydi heeri Boyna çalışırdık boş durmazdık heç Mal mülk için buudar goşdurmazdık heç Cıvık damgasını vurdurmazdık heç Esgi günler böönden eyiydi heeri Somun almak lüksdü yuha açardık Yuhanın üstüne ufra saçardık Evrağacı saca vurup gaçardık Esgi günler böönden eyiydi heeri Çamırda çaylagda oynardık oyun Mırrığa batarak güderdik goyun Gapanırdı gardan yolu hep köyün Esgi günler böönden eyiydi heeri Avurdumuz dolu yerdik hep aşı Garsamba toplamak bacımın işi Mahana ederdik ağrıyan dişi Esgi günler böönden eyiydi heeri Sapanınan cücük vurup avlardık Bazlamayı teze yağnan yağlardık Punarın başında gönül eğlerdik Esgi günler böönden eyiydi heeri Orağınan ekinleri biçerdik Sabah çay yerine şoora içerdik Yaz gelincik yaylalara göçerdik Esgi günler böönden eyiydi heeri Nurgül KAYNAR YÜCE / K. MARAŞ Bahır teşt: bakır büyük leğen Pırtı: çamaşır Yurduk ( yumak) : yıkamak Ateş Gaymak: Ateş yakmak Böön: bugün Meke: mısır Heri: bre, hey, ya hu gibi seslenme ünlemi Pendir: peynir Duluk: Yan taraf, mesela yüzün bir yanağı, damın yan tarafındaki duvarı Guşgana: küçük, derin tencere, kazan Boyna, boyuna: daima Pambık: pamuk Buudar: bu kadar Ufra: yufka ekmek açarken hamur bezesinin üstüne açmak yapışmasın diye saçılan,ekelenen un Buymak: titremek, donmak, buz tutmak Cıvık: hoppa, şımarık Mırık: çamur Mahana: bahane Garsamba: dağınıklık, döküntü Şovra: Çorba Teze: Taze |
bu yöresel dili böyle kullanmak
büyük ustalık ve yaşanmışlık ister
Dil kurumu böyle eserleri arşivlemeli
özüne varırsak
vallahi de billahi de eski günler yokluktu
o yokluk bile bereket bolluktu
ve bu günlerden iyiydi her bakımdan
şimdi her şey var hiçbir şey yok
yada
çoğumuz o vara ulaşamıyoruz
alkışlıyorum
şairi,,,