GİDEMEDİĞİM ŞEHİR GİBİ ISSIZ KALAN ŞİİRLERİM...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Mayısın mayın tarlasıdır ruhum genelde izdiham yüklü bir martaval sokulur ansızın tenime… Ölümü öğütleyendir şarkılar Şiirlerse yazılı olduğu kadar Mezar taşımda uçuşan bir kuş gibi Devreleri atmış zihin gibi Zehirlendiğim günbegün Öyküme koymayı ertelediğim nokta gibi. Asılı kaldığım sözcükler aşk kokar Ve ölümdür mil çektiğim gözlerim Hüzne bandığım sefil kalem sevdalı yürek Semazen mevsim Hatırım kalmışken dünde Maya çaldığım bir düş bulutu Ve içimde saklı o devasa ayraç… Buz tutan ellerimden dökülen pul pul Anılarım dünün mührü Ant içtiğim anlarım günün yükü Ar bildiğim arz ettiğim şiirlerim Boğazımı yakan mentollü imgelerden alıp da başımı Gidemediğim şehir gibi ıssız kalan şiirlerim. Bir yaşın bir yasın da iz düşümü Meylettiğimse sabır taşı Azat edilesi ardıç kuşları Şakıyan ruhumu ele geçiren arsız yalnızlık: Yâdı ömrün; Yareni gönlün Ulu Keykubat’a sadık bir askerin kayıp miğferi Ve de asker adımlarında yalnızlığın Çiğnenen kaldırımlarda açan çiçeklere öykündüğüm. Hali hazırda ser verip sır vermediğim Serili surlarında şehrin İçtimada geçen zamana damgasını vuran kaleminse Kırık mandalı kırgın ve kızgın Bir tehir bir tecrit Hamt etmenin rüzgârı Pekişen acımda Paklansan da yüzüm İzini ve gizini sürdüğüm Nice ölüm dolu hüküm Sihirli bir minvalde seken yüreğim. Karaborsası duyguların Kaynakçası sevginin Karambole giden benliğim Kayıpları aramakta ısrarlı Ayıp da addedilmesin asla şiirlerim Münzevi birlikteliğinde Muadili olduğum hüzün bildirgesinde Sıra sıfatları gibi dizildiğim duvarın dibinde Bir açan bir solan duvar saksısında saklı Toprak da bulaşmışken üstüme başıma Baş eğdiğim kader Başa çıkamadığım keder Varsın olsun kılınayım heder. İzahı var ya da yok bilinmezin O girift sanduka ki teselli bildiğim Ölüm öncesi Serinleyen sözcüklerim Adeta kalem bir mafya lideri Yağmalamışken ruhumu Yağdırmışken nuru Yâdı umudun saklı tutulası ufku Yörünge bildiğim hayalleri ve duyguları Tefe koyan insanoğlu. Bir azgın dalgadır ki Azadesi sözcüklerin ne kirli ne kinli Aldığım verdiğim her seferi nefesin Fermanı sevginin boyut değiştiren Fedaisi hayatın ısrarla yâd eden Firarisi aşkın bilinmeze meyleden Tahayyül etmekle iştigal Tensiye ettiğim tek duygu iken sevginin Uleması hüzün Uyruğu külündeki düğün Külliyen uzak kendime Yeter ki basılmasın şiirin de gönlün de bam teline… |
Bu şiirler yetim kalmasın
Hep akıtsın mürekkebi kaleminiz
Çağlasın sayfa sayfa
Gülüm hanım ben pek sayfanızı ziyaret eden biri değilim
Nedenini şöyle izah edeyim; Küçük bir öz eleştiri de ben yapayım.
Yazılarınız ve şiirleriniz bana çok uzun geliyordu ve ne yazı ki
Çok uzun görünce çalışmalarınızı okumadan geçiyordum.
Bu gece bir varmış bir yokmuş adlı çalışmanızı okumaya başladım
Bir şey dikkatimi çekti ve okumaya devam ettim bırakamadım yazınızı.
Gülüm hanım bilmem farkında'mısınız muhteşem bir kelime dağcıgınız var.
Gerçekten mürekkep yalamış değimini hak ediyorsunuz.
Kaleminiz daim olsun
Rabbim sizi Razı olduğu kulları arasına alsın.
Hayırlı çalışmalar dilerim