Karardı mı
Mat yeşil renkler çepeçevre kuşatmış rengarenk griyi
Bir duman tütüyordu kesik kesik Ve düşleri üzgün sarı gülen bir yüzdü Güneşin altında kalmış kar çiçeği beyazıyla kaplı Yoksa karardı mı Benim gecelerim sessiz arada bir de sessiz sessiz uğuldar Lanet olası yeri bir türlü taşıyamadılar Birkaç hüzmeden tenin yanarda kubarırsın İçten içe tüter çok soran olursa dert yanarsın Serindir belki gölgesiz, o devasa gürgenler çamlar Belki bir rüzgar eser Sende boş kozalakları toplarsın Boş fıstıkları kırıyor gibi yaparsın Kabukların arkası hep .. Şam şeytanı çıkar belki içlerinden Reçine kokulu acımtırak yalanlar söyler Beğenmezsin ama alırsın Belki şu hava tüplerinden alırsın ülke ülke Çok boş vaktin vardır senin Ne zaman gelsen geçtir Ne kadar beklersen o kadar kaçırılmıştır düşler Yaşanılcak ne varsa anlatılmayacaktır ve hatırlanmayacaktır da Kaç misli hüzündür bu Senin dudakların bile bükülerek kaldıramaz bunu Ellerimin dışı serttir içi yumuşacıcık Merak etme incitmez seni Vermek gerekir istemekten öte Mutluluğun sırrı budur belki de Çok şeyler yapılmış kimse görmemiş Neler çekilmiş bilinmemiş Belki bir noktadır eşik Hepsinin ya da hiçbirinin Nelerden vazgeçebilirsin Olasılıklardan mı varlıklardan mı Dolu gözlerini dökmeden taşıyabilir misin Zıplaya zıplaya yürürken Hadi ama sakarsındır sen |