ÜÇ ŞİİRHANZEHREMAH Bir düşünsene yüceler yücesi Allah Bizi kulları etmekle şereflendirmiş Yoktan var etmekle onurlandırmış Sayısız nimetiyle ayaktayız ey can Sonsuz kusursuz Rabbimizi tanımaktan Daha muhteşem ne olabilir ey Masiva! Sayısız ihsanların üstünde yüzüyoruz İçimizde evrenler, dışımızda evrenler! Teşekkür et şükredebildiğin için bile! Bir düşünsene eşref-i mahlukatı insan Alçaklar alçağına düşen yine nice insan Yaşamak savaşmaktır gardını düşürme Kötüler gecesinde bir hilaldir iyiler Bir düşünsene yürek çıldıracak gibi ey Öyle bir Rabbin kuluyum ki daha ne isterim! Rızasına ermektir en muhteşem başarı! En görkemli hürriyet O’na köle olmaktır. Cümlemiz aciz kalır O’nu anlatmaklara... Alemler kalem olsa yetmez hiçbir mürekkeb! O yine kendisini anlattığı gibidir! O’nu yine yalnızca kendisi bilebilir. 1444 SEMAHİYAH Alçakları alçaklığıyla başbaşa bırak Sen yüceye bak, gördükçe yüksel ey cevher Güzelliği yaratandan daha güzeli yoktur! İhtişamı yaratandan daha muhteşemi yok! Teslim ol ve boyun eğ: sonsuz mutluluğa er... O kusursuz huzura kavuş muhabbetiyle Mukaddes rızasıyla ulaş tamamlanışa Dinsin yarım kalmanın hazin çağlayanları Dünyaların dolduramayacağı boşluğun Sonuna kadar dolsun ilahi hoşnutlukla Anne, kardeş, evlat, yar! Sevdiğini O verdi! Katrilyonlarca ihsan içinde yüzer ömrün Farkına var göklerin, kurtul sığ zindanlardan! Nefsine hapsolmanın köleliğinden kurtul! Özgürlüğü yaratana kullukla özgürleş! Nereye dönersen dön karşındadır kudreti... Varlıklarla yokluklar emrine amadedir Tümü yoktan var eden elbette tüme hakim Kımıldamaz atomlar dahi izni olmadan Cümlemiz tarife utanır acizlikten Harflerimiz yetersiz kalır anlatışlara 1444 HÜMAHİYEH Sonsuz kusursuz saltanatı önünde Gücüne boyun eğen bütün herşeyle Beraber, O’na teslim olduğunu hisset! Bütün secdelerinde, cümle rükularında! Yüceliği yaratan mutlak büyük Rabbine... Eğildikçe yükselir yaratılan! Şerefle dizini var edene diz çökmekten Daha şerefli işin zinhar olamaz ey can! Kimseler geçemez diklenerek bu kapıdan! Edeb ile gelmeyen rahmet ile gidemez Haddini bilen adil yüreklere ne mutlu! Ne mutlu ihtirasa esir düşmeyenlere! Kıskançlık zindanına hapsolana ne acı! Ne acı doruk varken çukura düşenlere! Derinlere indikçe tırmanabilir insan... Canı kaslı olmayan varamaz bu zirveye! Kanatlan, Allah’ın aşkıyla kanatlan da gör Kanat bile şaşırır bunca uçabilmeye Kadim sevda öyle bir uçurur ki inceyi Sevda dahi bilemez uçanların yerini 1444 |