YÜRÜDÜ GÜN BOYU AYAKLARIMIZ
YÜRÜDÜ GÜN BOYU AYAKLARIMIZ
Yürüdü gün boyu ayaklarımız. Derdimiz büyüktü yağardı gökten. Pervasız dünya sardı dört yanımızı Ve diken topladık kan damlasından Öylece uzandık durmadan ufka Ne umut bekledik, ne medet dünden Bir şafak estirir saçlarımda sen Dokunan yeli içime çeksem Hayale ram olan güneş gibisin. Beni ısıtacak ışığı bulsam Aklımdan gül karası gözlerin geçer. Hapsetsem gün gelir tüm sevdaları Bana yıkanacak ateş olursun Mahşerimsin kalpte duman karası O vaha gözlerin gül goncasıdır. Felek sen yıktın sarayımızı Kırlangıç misali savurdun bizi. Süzüldük bir anda yol kıvrımına Bükülmüş giderken çok uzaklara Sürgüne gönderdin tümden aklımı Denizler taşırken sandalımızı Titrek dalgalar döverdi bizi Ufukta korsansı bulutlar gezer. Korkular Araf‟a yükselir birden. Celladın darbesi yıkar enseden. Kan revan dökülür bakışımızdan. Fermanı kesilen mahkûmlar gibi. Ayrılık seherde olur sanmıştım. Görmedik yaşanan son günümüzü. Serzeniş |