BABA TERENNÜMLERİ
Güzellikler ondan menkul
Kim demiş ki azdır baba? O bir töre, o bir okul... Gönüllerde hazdır baba! Gür çıkan sesimizdir o! Hayat nefesimizdir o! Altıncı hissimizdir o! Mevsimlerden yazdır baba! Edep ondan miras bize Ahlâk ondan libas bize Her neyi varsa has bize Evlât mızrap, sazdır baba! Ondan yüce dağ olur mu? Bereketli bağ olur mu? Daha aydın çağ olur mu? Dosdoğru bir sözdür baba! Unutulmaz anıdır o! Evlâdının canıdır o! Masal kahramanıdır o! Gönüllerde nazdır baba! Baba merhemdir yaraya Gönlü benzer bir saraya Toprak girmiştir araya Şimdi bize gizdir baba! Gönül göğünde güneştir Zemherilerde ateştir Ruhlarımıza bir eştir Yarınlara hızdır baba? Düştüğünde eldir bize Ağustosta yeldir bize Diken içre güldür bize En tabii pozdur baba! Arkamızdaki güçtür o! Başlarımızda taçtır o! Meyve veren ağaçtır o! Soframızda tuzdur baba! Bayrakta al kan gibidir Kaynayan volkan gibidir Zorlukta kalkan gibidir Hakikate izdir baba! Varlığı nimettir bize Duruşu izzettir bize Herkesten cömerttir bize Yolun hası, düzdür baba! Babanın gölgesi yeter Evlâtlar izinden gider Yokluğu ölümden beter Yanık gönle buzdur baba! O ki ilk aşkımız bizim O ki ilk meşkimiz bizim O ki can köşkümüz bizim Paletimde bozdur baba! Varlığı andırır yazı Yokluğu yürekte sızı Güneşe benzer gül yüzü Aydan arı yüzdür baba! Umutlar onunla çağlar Yokluğuna dağ, taş ağlar Her ne varsa kara bağlar Arı duru özdür baba! Baba görklü bir çınardır Bengisudur, bir pınardır O ki evlâdına yârdir Basiretli gözdür baba! Babasına yaslanan çok Yokluğunda hislenen çok Gözyaşıyla ıslanan çok Yüreklerde közdür baba! Babasızlar, boyun büker Baban yoksa evin çöker Her oğul babaya çeker Bizden daha bizdir baba! Baban yoksa öksüzsün sen Kuru dalsın, köksüzsün sen Hak neyine, haksızsın sen Hem yakın hem uzdur baba Şimdi beyhude çağrımız Dinmez yürekte ağrımız Yanıp kül oldu bağrımız Sonun başı, güzdür baba! 18.06.2023/Trabzon M. NİHAT MALKOÇ |
Saygılarımla