EY HAYAT! BENİ İYİ DİNLE
Ne diyeceğimi bilemiyorum.
Sana ey hayat! Bu güne kadar. Çıktığım hayat yolunda. Yarısını çoktan yarıladım. Ama, düşe, kalka. Ama, bata, çıka. Tabii, biraz da yalpalayarak. Biraz da savrularak, yaşadım. Bundan sonra, hayat yolunda ne kadar yolum var bilmiyorum? Ama, artık daha dikkatliyim! Çünkü, eski uçarıliğım yok. Olgun çağlarımdayım. Adımlarım, daha yavaş ve daha temkinli. Çünkü, artık benim boşa harcayacak, ne vaktim var. Ne zamanım var. Ne de öyle bir lüksüm var. Her geçen gün ömürden. Şunu daha iyi biliyorum. Zaman benden ve bedenimden. Çok şey aldı gitti. Artık farkındayım! Zamanın yolculuğunda... Ne denli önemli olduğunu. Onun için her anın tadını çıkarmaya çalışıyorum. Yürüdüğüm hayat yolunda. Bastığım toprağın, hoşgörüsüne sığındım. Artık, bu yolculukta.... Huzur yoldaşım! Yalnızlık, en vefalı arkadaşım! Ey hayat! Şimdi beni iyi dinle. Bu yaşıma kadar, ne yaşadıysam. Yaşadım! Ne gösterdinse.. Gördüm, geçirdim! Hepsi, geldi geçti. Ben bu yola çıktığım. Bu hayat yolundaki hikayeyi... Mutlu sonla bitirmek istiyorum. Bu da sana son ricam olsun! Dinçer Dayı |