EBEDİYETE YOLLA
Olurda bir gün belki.
Kader karşılaştırırsa bizi. Bakınca tanır mısın beni? Tanırda ağlar mı gözlerin? Bak bakalım gözlerimin içine. Görecek misin yanan ateşi? Duyar mısın kalp atışını? Duyarda sızlar mı yüreğin? Ellerimi bir tutta hisset Sıcak mı buz mu kesmiş.? Bak hadi silinmiş mi düne ait izler? Her şeyi yazabilir misin yeniden? Yüzüme bak, hasreti yaşayan Bak hadi saçlarıma, ağaran.. Yüreğime dokun bizi taşıyan Dokununca duyar mısın isyanı? Tut hadi elimden yürüyelim Gizli gizli buluştuğumuz sokakta. Fısıldayarak özlemi kulaklara Yeniden harlanır mı bu ateş? Yasla başını omzumada anlatayım Sana yazıp okuyamadığım şiirleri Sana adayıp yaşayamadığım ömrümü Sana ayırdığım, uyutmayan geceleri Heba olan koskoca iki ömürü Yasak sözcükleri anlatayam Kurumuş pınarları Hergün kuralan hayalleri Çöle dönmüş bağrımı Sönmeyen yangınımı Kuruyan gönül bağımı Boranı eksik olmayan dağımı Güneşi anlatayım hiç aydınlatmayan Bir damla bırakmayan bulutları Hiç bitmeyen zifiri karanlık geceleri Dalımda yuva yapmayan kuşları Hiç dinmeyen yaşları Sen diye bağrıma bastığım taşları Dizlerine yatayım da saçlarımı okşa Nasıl kavrulduğumu gözlerimden anla. Bir an olsun, huzur bulsun bedenim Son nefesimi vereyim kollarında. Yüzümdeki tebessümü gör o anda. Ve bir buse koy yanaklarıma. Ebediyete yolla... |