Doktor BeySigarayı bıraktım durmadan yiyiyorum, Günde iki ekmeği, löplüyorum doktor bey. Şu boyum kısalırken, göbekten büyüyorum. Gece uykularımda, hopluyorum doktor bey. Öğün sayısı arttı, su desen gani gani, Sekiz on litre yetse şükür ederim hani, Şimdi gel de sen söyle ne eylesin bu fani, Yedi yemek arası, çöplüyorum doktor bey. Belki azaldı ama, göğsümdeki hırıltı, Şimdi ki misafirim karnımdaki gurultu, Daha yeni başlarken, Güneşteki pırıltı, Tencereyi, tavayı, dipliyorum doktor bey. Hayatımı nasılda dolduruyormuş meret. Bilmem ki bir zehirle bu nasıl bir ticaret? Ne içersem içeyim, içimde bir hararet, İki çeşme arası, zıplıyorum doktor bey. Midemdeki şişliğin adı gaz mı bilemem? İçine gönderdiğim çok mu az mı bilemem? Beni bu hale koyan fazla naz mı bilemem? Koltuğun tamamını, kaplıyorum doktor bey. Bu sabah kahvaltı da, şeker, kaymaktım baldım, Yirmi tane zeytinle, iki yumurta aldım, Bir peyniri bırakıp, bir diğerine daldım, Kalk diyerek kendimi, jopluyorum doktor bey. Sanki gözüm dönüyor, değilim aklı bali, Açlık başımda duman, öz türkçesi, meali, Hangisini söylesem, kavun, karpuz, şeftali, Çatalı alayına, saplıyorum doktor bey. Dolap benden usandı, gizlice gidiyorum, İçindeki her şeyle muhabbet ediyorum, Teker teker çağırıp hepsini tadıyorum. Kendimi casus gibi, çipliyorum doktor bey. Burnuma et kokunca, kendimden geçiyorum, Her yemek arkasından bir düğme açıyorum, Aynalara bakınca, dönüp de kaçıyorum, Sanki Necdet Tosun’u, tipliyorum doktor bey. Mutfakta ne var, ne yok, cezaları göz hapsi. Bir dakika sürmüyor, börek dolu bir tepsi, Hanım ekmiş bahçeyi ağzıma layık hepsi, Çıtır çıtır dalında, tepliyorum doktor bey. Sanmaki şu açlığım gece uykumu bölmez, Ağzım oynamayınca, inan şu yüzüm gülmez, Çaya, kahveye düştüm, ardı arkası gelmez, Hepsini sıcak sıcak, hüplüyorum doktor bey. Göbeğimi görenler, bana verirler oyu, Öyle tembelleştimki, yatıyorum gün boyu, Televizyon başında, şu midem dipsiz kuyu, Elimde bir kumanda, zaplıyorum doktor bey. Suratımda ufalan çengel bir burun oldu, Benden önce köşeyi, dönen bir karın oldu. Baskülle her bakışta, niyetim yarın oldu. Şu enimi, boyumu, çaplıyorum doktor bey. Ayağımda sızıyla, denize koşuyorum, Doğal giysilerim var, sanmaki üşüyorum, Anlamadım deniz mi yok ben mi taşıyorum? Balıkları elimle, topluyorum doktor bey. İnan olsun olmuyor, ben bıraktım demekle, Hiç terapi görmedim, ne yaptıysam emekle, Sağlık sinyal veriyor, bu defa da yemekle, Şeker, tansiyon falan, haplıyorum doktor bey. Kul Fikret’im sağlıkla yaşamak istiyorum, Artık o cigaraya, inanki pis diyorum, İşte halim böyledir, hesabı kes diyorum, Sakıncalı sözleri, bipliyorum doktor bey. Mehmet Fikret ÜNALAN (Kul Fikret) |