Dudak
Güz; bin çiçekli, solgun mevsim düştü dudaklarımdan,
Ölü bir beden var duygusuz kucaklarımda, Ruhum yanıp külünü bıraktı, aşkın sıcaklarında, Olacaklardan bihaber gökyüzüm, şehrim, sokaklarım, Gözyaşlarım dinlenip dinlenip gürlüyor, Bakışlarım donup donup kırılıyor içime, Feryadın yankısı gitmiyor kulaklarımdan, Kızgınım, sahibine dokunmuyor şiirlerim, Kelimelerden dikili kanlı kefenlerim temizlenmiyor, Acılarımdan inşa olmuş kafeslerimin duvarları: Mezar taşlarımın hemşerileri, Hep hüzün, hep mutsuzluk, hep bir karanlık, İki çift tatlı söz dökülmüyor dudaklarımdan, Sahici bir buseye terk ederdim gözlerimi, Kahır kalkmıyor oturduğu yerden, Kader de bihaber kime ne yaptığından. |