Erzurum’un güzel ve şirin ilçesi memleketim Oltu’nun düşman işgalinden kurtuluşu münasebetiyle yazılmıştır.

Bir Mart sabahı kabardı sel gibi,
İmanıyla köpürüp taştı Oltu.
Esti düşmana karşı bir yel gibi,
Elde satır cepheye koştu Oltu.
...
Kastetti Ermeni Türk’ün kanına,
Dadaşsa sahip çıktı vatanına,
Al bayrakta ki yıldızın yanına,
Hilâl olup çizilen kaştı Oltu
...
Yorulmadan istiklâle koşarak
25 Martta sel gibi coşarak,
Düşmanla kahramanca çarpışarak,
Omuzlarda dik duran baştı Oltu
...
Hürriyetin en büyük sembolüydü,
Elviye-i selasenin gülüydü,
Yatan her düşman artık bir ölüydü,
Hainlere çok mezar eşti Oltu.
...
Bir kartala benziyordu kalesi,
Dağıttı düşmanı korkunç pençesi
Ürküterek çakalları gür sesi,
O sabah aslanlara eşti Oltu.
...
Takarak süngüsünü tüfegine,
Söz verdi kundakta ki bebeğine,
Düşman hattının tamda göbeğine,
Uçarak bomba gibi düştü Oltu.
...
Diken diken ediyordu etleri,
Yusuf Ziya Beyimin öğütleri.
Şehit düşünce aslan yiğitleri,
Cennete kanat çırpan kuştu Oltu.
...
Aslanpaşadan yükseldi dualar,
Arşı bir ok gibi deldi dualar,
Kabul edilerek geldi dualar,
Kirpiklerden süzülen yaştı Oltu.
...
Hürriyeti sağlama almak için,
Cumhuriyete vurulmuştu perçin,
Vatan toprağına iltihak için,
Çok büyük engelleri aştı Oltu.
...
Her Mart ayı bu destanı anarım,
Orda değildim ya ona yanarım,
Tuzlu yaşlarla doldu göz pınarım,
Bugün yine aklıma düştü Oltu.