Düşlerimden asın beni: ben ki bir düş sarmalında yakalandığım aşka dair hipotezler üretirken…

Devamı da bende saklı kalsın, hafız
Ve aşka hükmeden yüreğimde saklı hangi fasılsa
Arz ettiğim aşkın büyüsünde çarpıldığım kadar
Çarpan kalbime ilaçtır şiir

Ben ki:
Edimlerde saklı bir masalım.
Ben ki:
Kıyıma uğradığım kadar Rabbime koşarım.
O’dur beni esirgeyen bir ömür
O’dur sevabımla günahımla beni çok seven
O’dur: aşkın yaldızlı yollarında kimse içimi deşen
Merhem olandır Rabbim ve dirhem dirhem
Eksildiğimi sanır eşrefi mahlûkat
Oysaki bilmezler:
Ben yokluğumla ve hiçliğimle yanarım

Yâd ederim dünümü
Çünkü öykündüğüm yine kendim
Ve çocuk yaşında öldürdüğüm beynamaz nefsim
Aşkın kerrat cetvelinde çarpıldığım kadar aşkla
Melun rüzgârla da kıtalar, coğrafyalar aşarım

Hazanım, ben, hafız
Havsalamdan sökün eden, kayan her yıldız
İçtimada hemhal olduğum kadar aşkla
Kolluk kuvvetimdir şiir
Kovaladığım yine kendim
Meylettiğimse sonsuzluk
Aşksız geçmez ömür
Hüzünbaz yüreğimle yaşadığım çift dikiş
Sökük cübbemle arşınladığım nice yol
Baştan çıkaransan beni şiir, hafız
Baş koyduğum aşka nüfuz eden benliğim
Yüreğimi ve ruhumu kürediğim kadar demlenirim

Rengim beyaz
Ruhumda saklı nüktedan varlığım ödün vermediğim naz
Kabul eyleyense Rabbim ettiğim kadar bunca niyaz
Ve yolumu aşan da
Kabir azabını dahi sevdim ömrün
Cafcaflı değildir yaşadığım iklim
Gel gör ki devasa bir coşkudur hâsıl olan
Gaipten gelen her daim ve sevdam
Masallar ne ki?
Şiirlerde saklandığım kadar yeter mi dizeler?
Diz dizeyim kendimle Rabbimle
Yazdığım kadar acım hafifler
Büyürüm de imge imge
Büyüttüğüm gözümde devasa kâinat ve bunca insan
Oysaki yürürlükten kalktı varlığım
Hiçliğimle hemhal ben kumral bir sevdayım

Aşka hükmeden coşkum
Vuku bilen naif ruhum
Sözcükler bahtımda saklı
Tahtımı yaptım ailem ama
Gerisi kadere kaldı.

Ah, hafız:
İkilettin bana yine aşkı
İkilemde kalmadan düştüm madem aşka
Kayda değer hangi duygudur söyle baskın çıkan bu sevdaya?
Hüznüm devasa bir dehliz
Bense aralıksız analiz
Ettiğim kadar içimi
Depreşen acımla kovalar yıllar beni
Lakin ben hala çocuğum
Annesinin gözbebeği
Lal bir acıyım da bazı bazı
Lalamı dün kovdum yürekten
Tası tarağı toplayıp gidemedim madem kendimden
Bak, geldim yine başucuna hafız

Harfiyen itaat ettiğim kanunlar ve kaideler
Asker adımlarımla yol aldım bir kere madem
Bende saklı bir tabur dolusu sitem
Sinemse yaralı, be hafız:
Ağırdan aldığım hayatı ne ki?
Hem demezler mi arkamdan:
Ağır yürü de Molla, diyelim sana
Lakin hak ettiğim etmediğim hangi sıfatsa
Eklendi ismimin başına
Telaffuzu yoktur çektiklerimin
Çemkiren iblise ettiğim lanetin biri bin para
Aşk diye sevgi diye paraladım ya, kendimi
Paye vermediğim kadar riyaya yalana
Alnımın akıyla sevdim ben, hafız

İçtimada gece ve gündüz
Yürekse firarda
Şiar edindiğim kadar masumiyeti
Acımla sevdim ben aşkı
Nazenin yüreğimde saklı
Kehanetin sürdüğüm izi
Bir rivayetmiş meğer mutluluk
Gel gör ki:
Acı çektiğim kadar bahtiyarım
Arz ettiğim kadar aşka taparım
Ve işte buldum ya sonunda Rabbimi
Ah, bir de bulsam ya kendimi.

Erdemdir sevgi
Elası yüreğin manen haiz olduğum insanlara göre, bir yenilgi
Yanılsam da yanıltmam
Sevdamla çiğnensem de ayaklar altında
Baş koyduğum yolumdan asla sapmam
Sarmalında hidayetin
Ve kalem iken tuttuğum sancağım
Tutulduğum kadarsa aşka
Rağbet görmese de yüreğim:
Ah, be hafız gel de sokul soluma
Bak, neler saklı neler
Ömrü ettiğim kadar heder

Aşktır nüfuzum ve nüfusu yüreğin
Selamdır ve kelamdır
Aşkın ve Rabbin bahşettiği
Sözcüklerse yaramdır ve mabedim
Yandığım kadar yakardığım kaderim
Yâd edilesi mezarımdır hali hazırda saklandığım,
Sanma ki: durduk yere yazarım
Sanma ki: arz ettiğimden azım
Azımsansa da varlığım
Ben, aşk, diye diye yanarım…