O Yârin Nazı
O Yârin Nazı
Aklımdan çıkmıyor o yârin nazı Yüreğim sev dedi, gözlerim şaşkın Zemheri ayında yaşadım yazı Gönlümün pınarı sel gibi taşkın. Sarıldım kemana, üfledim neyi Üç telin üstüne salladım yayı Pembe düş içinde gördüm dünyayı Dedi ben gerçeğim, olmasın kuşkun. Gururu zirvede, Kaçkar’ın başı Titretir dağları, kum eder taşı Eğrelti otuna benzemiş kaşı Mutfağa giremez, süsüne düşkün. Nasihat dinlemez, bozar forsunu Tabaktan, çanaktan alır hırsını Anneden okumuş cilve dersini Bilmem ki ermiş mi tadına aşkın? Bazen çok olsa da bakıp güldüğü Kınamaz yüreğim, vardır bildiği Rüzgâra sorulmaz nerden geldiği Güzelse haklıdır, olamam pişkin. Güzelin yanında barınmaz keder Kalbe huzur için gülüşü yeter Dertlerin her biri eriyip gider Maksadın gül ise sel olur coşkun. Mustafa Hoşoğlu |