ACEP NEDEN VARIZ BİZ ?! (1)
ACEP NEDEN VARIZ BİZ ?! (1)
Nedir acep bu dünya, yaşamaktan ne amaç? Kimi hınzır gibi yer, kimi yaşar,ölür,aç ! Zavallı insan için, bu hayattan zevk almak, İstediği tek şey bu: " Mutlu olmak,hür olmak." Gerçek mutluluk yoktur, şu yalancı dünyada; Çünkü bir gün bitecek, kalamazsın rüyada ! Uyanırsın rüyadan, istemesen de bir gün; Sana ibrettir ancak, gelen ölümü düşün. Hür yaşamak değildir, insanın tek davası; Hür olmak bilmektir ki, dava ‘’Allah rızası’’. Her şeyin bir sonu var, şu koskoca alemde; Baki olan tek şey Hakk; gerisi hep beyhude. Bu dünyanın sonunda, maddi her şey ölecek; Mana aleminde tek, "Nurlu Yüzler" gülecek. Madem ki döneceğiz, en sonunda Allah’a; Kulun tek silahı var, Rabb’e edilen dua. Varlıkta yok olmalı, anlamadın mı hala; İdrak et kavuşmadan, son rahmet-i Rahman’’a. Kimi der hayat rüya, ölüm çıkmak rüyadan; Kimi der uyanmaktır, ayrılık bu dünyadan. Uyur gezer insanlar, buna nasıl inanır; Hakk tecelli edince, uykusundan uyanır. Çok da yaşasan az da, asıl yurda göçersin, Ne ana,ne baba,yar, bu dünyadan geçersin. Hak olanı burda bil, ahirete bırakma; Ne seni,ne soyunu, azap içinde yakma. Ne kazandın dünyada, tek onunla gidersin; O ebedi alemde, hak derdine düşersin. Zulümlerin en hası, eşitlikteymiş meğer; Fırsatları eşitle, hakkı istersen eğer ! Bilim,bilim dediler, gerisi hurafeymiş; Oysa gerçek hurafe, Rabbini bilmemekmiş. Bilmiyorlar bilginin, gerçek sahibi kimdir; Seni yoktan var eden, ölüyü diriltendir. Topraktan gelmişiz biz, döneceğiz toprağa, Her şey yalanmış meğer, şu üç günlük dünyada. Tek hakikat var o da, dönen ruhtur Allah’a, İnancını yaşa ki, imanla öl son anda ! Bu dünyaya yatırım, suya yazı yazmakmış; Dünyanın cilasına, rengine aldanmakmış. En büyük felaketin, bu dünyaya dalmakmış; Marifet ne şu,ne bu, marifet kanmamakmış. Bu dünyanın sonunda, ne yazı var ne de su; Meğer şeytanla nefsim, bana kurmuşlar pusu. Bir zamanlar bu gerçek, söylenmiş olsa bana; ‘‘Hadi canım sen de.’’ der, inanmazdım bunlara ! Şimdi bildim yaş kuru, ne görürsek dünyada, Topraktandır,topraktan; toprak hepsine ana ! Bir ömür boyu yaşar, toprak yatak insana; Sonunda ölür insan, can Allah’a,ten ona. Kim dedi,ne dediyle, ömrün geçiyor boşa; ‘’Sen asıl kendine bak!’’, ölüm gelecek başa?! Ya tut dilini fani, kurtar bari kendini; Ya ver elin bir kula, dindir kulun derdini ! Boşluğa yazdın durdun, bunu hangi göz görür? Kainata baksana, her doğan bir gün ölür ! Rabbe kavuşmak diler, sırra eren her bir can, Kimi güne gün ekler, istemez dursun zaman.. Balığa sorsan su ne, var mı bundan haberin? Zavallı dermiş ‘‘Bilmem"; "Bilen varsa söylesin". Mucizeyi görmeyen, gözleri perdeli öz ! Uzaklarda arama, mucizedir,bir çift göz. Aklı gözüne inen, hakikatten yoksuna, Derim ki o gözlerle, şu aklına baksana ! ‘‘Kitap yüklü mal olma!’’, diyor hep sana Rabbin ! Eğer Hakk’ı bilmezsen, sinene yüktür kalbin. Tüm zıtlıklar birlikte, şu küçücük dünyada, Yarış,bir ömür boyu, iyilikte,hayada. Nice geçmiş kavimler, amansızca savaştı; Din geldi yeryüzüne, düşmanlıklar uzlaştı ! Demiyor mu Rabbimiz , takvadadır üstünlük; Milliyetler ayrı da, yönler Allah’a dönük. Anladıysan sonunda, sen zayıfsın,bir hiçsin; Öyleyse geç dünyadan, ruhun tüm hazzı içsin ! Ya bir yol bul kardeşim, ya bir yolu da sen aç; Ya yürü doğru yoldan, ya da durma,yoldan kaç. Bu dünyada örnek ol, önder ol,ya da bir er; Sana hem güzel örnek,hem rehberdir Peygamber Allah ve Resulü var, başka bir yol arama; Budur her derde ilaç, merhem senin yarana ! Naci ALTIN Türkçe Öğretmeni İSTANBUL,2009 |
Emeğine yüreğine sağlık
____________________________Selamlar