Adı Olmayan Şiirler - 33
Peki sen şiir yazmayı biliyor musun Çocuk? diye sormuştu Tanrı ve dile gelmişti Çocuk...
Zemheride AŞK... Süryani bir sevda idim Kırılgan umutlar doğuran annemden can çoğaltan Babamın hasadını mundar eden isyanlar biriktiriyordum İki dirhem bir çekirdek canım ile Zemheride dile gelen türkülerde seyreyliyordum Yârin, güneşe ayan yüzünü Muhammed’in hal alacaklısı idim imandan Musa’nın can bekçisi idim Kızıldeniz’den Zemheride pazarlıklara peşkeş çekiyorken sazımın telini Bir deyişe, bir söze, bir dizeye veriyorum sevdasını kaybetmiş Mecnun’un sancısını İsa dile geliyor çarmıha çekilmiş canından can vererek Anadolu’ya salıveriyor haramilerini, şefaatini sevgiden hal eyleyip Yunus’un karnına dolduruyor şarabın buruk yangınlarını Nemrut tutuyor ateşin ucunu İbrahim halvet ediyor, odunları balığa çeviren hakkın aşkı ile Sır diyor Melek Tavus; hakikat, insanın insan olduğunu bilmesindeydi İnsan ise dışında arıyordu sırrın sırrını barındıran ilmini Ferhat’ın başını yaran külüngün çığlığı vuruyordu Şirin’i Amasya ellerinde Aslı saçlarını tutuşturup Kerem’in küllerine karışarak kavuşur Zümrüd-ü Anka’nın kanatlarına… Yunus’un yangınına Nefes veriyor Hünkâr Lakin Yunus’un hal bilmezliğinin nasibine buğday taneleri düşüyor Tapduk’un dergahında kırk yıl aşka devşirmişken kendini Yunus İnce uzun dalların sabrını çatlatıyor sedir ağacı Soruyor hüthüt kuşu Kim özüne varmak için döner içine kim Şems’in kalemini saplar kitabına ve atar Celalettin’i cehenneme Ve Gecenin koynunda bir türkü lal ediyor yüreği, Hangi ayet, hangi bab, hangi dua şifa olabilir ki dilini kaybetmiş yüreğe deyip, Ateşe veriyordu tanrı dünyayı İnsan, kendine sağır, aşka kör, yaşama lal olup ölüyordu bütün aşkların orta yerinde. Şehirler yanıyordu Kayboluyordu çocukların gülümseyişleri Annesini bulamıyordu şarap şişesini deviren sarhoşlar Bütün yaratılmışlar iniyordu cennetten Ve sevaplarını devrediyorlardı cehenneme sürgün sevdikleri uğruna Aşk hatrına sönüyordu cehennem Utanıyordu ateşi harlayan Utanıyordu ateşe odun taşıyan Utanıyordu toplu iğnenin ucu zamanda günah işleyene zincir vuran Gülümsüyordu cenneti terk eden Umutlanıyordu, İbrahim’in bıçağına kellesini teslim eden Firavun hal topluyordu can ehlinden Davut’un yangın çıkarttığı evden gözyaşı alıyordu melekler Kaç gün aç kalsa da Davut, geri gelmiyordu aşk uğruna öldürtülen Eyüb’ün yarasına doluyordu, imanın yedi makamı Kitaplar susuyordu, insanlar konuşuyordu, günahlar çoğalıyordu Kırk kuş uçuyordu, padişahlarından el almak için Kaf dağına Ey, kanadını yakıp gelen diyordu dağ Gelende sensin, geldiğinde sen Yarattığında sensin, yaratılan da sen Yakan da sensin, yanan da sen Bilen de sensin, bilmek isteyen de Gören de sensin, görmek isteyen de Aşıkta sensin, aşk olan da Kitapta sensin, yazan da Simurg oluyordu ahir zamanlar Yanıyordu Araf’ın kapıları Ne cennet kalıyordu geride ne de cehennem Kayboluyordu zaman Kayboluyordu zan Kayboluyordu an Ortaya çıkıyordu . (nokta) Başlangıç oluyordu Bitiş oluyordu Süryani bir terk ediş oluyordu, İskenderiye’de Zeus oluyordu Olimpos’ta Odin’in Asgard’taki evi Valaskialf oluyordu hayat Kuzgunlar haber taşıyordu Düşlerden gerçekliğe Platon inandıkları uğruna içiyordu zehri ab-ı hayat misali Adalet diye bağırıyordu Aristoteles Nietzsche böyle buyuruyordu ve Freud annesinden haz alan çocuk misali yazıyordu insanı En yüksek katedrale çıkıp haykırıyordu, Notre Dame’nin kamburu Quasimodo Susuyordu, sahra çölündeki siyah kısrak Ve Picasso çiziyordu son ölümün ilk sancısını Guernica’da siyah beyaz Soruyordu bir Alman subay "Bu tabloyu Siz mi yaptınız?" Diye ve cevap veriyordu Picasso "Hayır siz yaptınız diye" Her ölümü olduğu gibi her savaşı da insan çoğaltıyordu içinde Babalar ve Çocuklar ölüyordu Anneler kalıyordu geriye Savaş ganimeti diye pazara çıkıyordu teninin kokusu En çok Can alan teslim alıyordu kokuyu Cennet küsüyordu Cehennem susuyordu Tanrı izliyordu Ve Hayat devam ediyordu İnsanlar da buna Yaşamak diyordu... Yaşamak Yaşa Yaş Aş Ve sonra tüm bilinmedik öykülerde Bir ağıt Bir sessizlik Mabedi omzunda taşıyan bir Aziz Elindeki asa ile Kâinatın şah damarına sırat köprüsünü çizip Bırakıyordu cAN/ı |
*** ADI OLMAYAN ŞİİRLER *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı, içtenlikle KUTLUYORUM...