Ver bakalım neyzen Tefik şu durakta da bir mola.
Kendine bir durak bul, Kemal Paşalı Ali !
Sığ sularda indir yelkenini, Çık şu kamarandan, bak şu dünyaya ulan! Ne yüzler eskitti sendeki gönül ve bendeki aşk. Gemici der fora ! Ver bakalım Neyzen Tevfik, şu durakta da bir mola. Hepsi deri ile kemik, Sırma kaplı gördük her nedense, Gün geldi işte Ali, heyecan, mühlet; gönül, sabır ister. Ağacını beğenmez deli ceylan, Hepsi yalan ...Hepsi yalan. Iskartamızı çıkardı kadın bildiğimiz izmarit kokulu piyangolar Ali oğlum bu akşam rüzgâr yok, kur şu masayı! Deniz dingin, yıldızlar matmazel monolya Atalım şu tasayı Var gezinsin çevremizde rengi budunda gondollar Demode olmuşları sil artık... ey beynim desen de. Asıl yavrum kâfiyesiz uyaksız bir şiir, Kimin neyi, kimin nesinde kim bilir… Rengi de türkuaz olsun. Hem de bu durak, öyle bir durak olsun ki Yaşlı bir tazıdan ne farkın var demesinler ! Cımbızla kıl çeker gibi acıtmasınlar Susta bıçağa keman çalmasını öğretmesinler Mozart’tan da bir müzik koy ...Ali Bunlar çok medeni..çok tavşani desinler... İstersen cırılcıplak soy Keyif benim dert seninse, sevinecek neyimiz var İstanbul’u dinliyorum de... gözlerim kapalı İstersen, de ki, memleket değiştirdi de, bu taşralı Siniyorsa mızıkası yorgunluğa dair Hep aynı koku, hep aynı korku Memleket davaları hiç bitmez şair. Keşke yanımızda olsaydı Orhan Veli Yırtmak, yakmak o kadar kolay mı mumyalı defteri? Roma yandı da ne oldu? Unuttu mu İskender’i? Çek oğlum bir fırt da sen, Duman mâşuk, gönül âşık Bilmem ki kime? Sen istersen yüz yıl durmadan af dile, Gönül yorgun, aşk yorgun, limanlara sine...sine. |
başarılarılı şiirlerinizin devamını bekliyorum
tebrik ederim