Tanıklığım
Tanıklığım
Gülleri bir kırmızı şaraba tutuyordu büyücü Şehir köpekleri korkutan bir ulumadaydı Arzuların çarmıhına gerilmişti ruhlar sıra sıra İsa’nın kanını şarap yapmıştı felsefeci Niçe Ben intiharlar öğreniyordum zamanı geçmiş bir felsefeden Adımı ağıtların içinde saklıyordum korkulu Korkuyorum ölümü de şaraba kurban ederseniz Bilginin soğuk ellerinde kalırım diye Yaram insan yarası çare insan ateşi Hangi şarap nasıl kararttı söyleyin bana Zemheride büyüttüğüm güneşi Ayrı yollardan geçtik aynı gecelerde Ben kendimi kendimde kaybetmekten hükümlüyüm Anlık unutuşları büyük bir yenilgi sayan bilgeliğin Güvercin kanatları sarar öfkemi munisleştirir Yazıklanmayı getiren bir felsefeden Döndüm ben bütün yolculuklardan Doğulu bilgeliğe Suçlu kalmaz yeryüzünde ben bağışlanırsam İsa’nın kanını şarap yapan felsefe Benim ruhumu kadeh gibi kaldırdılar şerefe Ağlamayı da unuttum dervişim Anlamak neye yarar ağlamaya dönmeyecekse Bir çölüm aşksız, tenim bir kör kuyu Bulandıran Batılı bilincimdi tertemiz suyu Yaram insan yarası ama ben insan mıyım Ses ver ey kör kuyu ses ver ey kör kuyu Perde kapanmıştır ah başlayabilmek aşka yeniden |