HAKKINI HELAL EDERMİ
HAKKINI HELAL EDERMİ
Günlerden cuma; Ağustos ay’ının, Beşinci günüydü. Kalbinizin attığı şehir, Ankara’da, gün aşındırıyorduk. Hava çok açık; Bulut desen, hiç yok. Bilmediğimiz sokaklarda, Bildiğimizi ararken. Sanki; Kötü yola düşmüşlerin, Yanağına dokunan, şefkat gibi. Asfaltın sıcaklığı’da, Yüzümüzü okşuyordu. Yorgunluğun; Bezginliğin En samimi yürüyüşünü, Engelliler çizgisinde yaşadık. Çok terlemiştik; Yok, yok pişik yok. Haklısınız; Bukadar yakınacaktık, Ne işimiz vardı orada. Çok haklısınız, çok doğru..!! Ama biz; Kalbinizin attığı şehir, Ankara’da gülüşüyorduk. Yinede; Kendimizce, Çok mutluyduk. Ağustos ay’ının, Beşinci günüydü. Günlerden cuma, Öğlen vaktiydi. Kocatepe camii’nde; Sela okunuyordu. Kötü yola düşmüşlerin, Yanağındaki, şefkat gibi. Asfaltın sıcaklığını, Yüzümüzde hissetsekte. Şadırvan da; Abdestle, arınmanın Huzurunu yaşıyorduk. Camii avlusunda kalabalık; Kalabalık önünde, tabut. Tabutun çevresinde, Siyah giyimli ahali. Ne rahmetliyi tanırdık; Nede ahaliyi. Cuma ve öğlen namazı bitti..!! Camii avlusunda; Omuz, omuza saf tuttuk Cenaze namazını kıldık. Allah rahmet eylesin, Mekanı cennet olsun. Vesile olan neydi; Bilmiyorum ama, helalleştik. Taktir, vesile kılanındır..!! Dedim ya; Kalbinizin attığı şehir, Ankara’da helalleşmiştik. Bilmediğimiz sokaklarda, Bildiğimizi ararken, İlahi adaletin; Şaşmaz terazisinde, Rızkıma düşen, Hakkıma kavuşmuştum..!! Rahmetliyi; Tanımıyorum ama, Allah’ın sevdiği kuluymuş. Şimdi, Helallik isteme sırası bende. Beni; Tanımaz, bilmez ama Karmaşık duygularla, Anıtkabir’e gidiyorum..!! Bilent ATALAY 22*10*2022 Bursa |