Mahperi IV
Gece olup düşte görmek ne güzel,
Dünyayı ışıtan nurda Mahperi. Kuyulardan çıkıp gelmiş dünyaya,* Acep şimdi nerde, nerde Mahperi? Bir ömür aradım seni hasretle, Geldi geçti yazık, bin bir külfetle, Değişmezken seni hiçbir cennetle, Bırakıp gittin de zorda Mahperi. Nedeni yok aşkın, beyhude sorma, Akıl kârı değil kafanı yorma, Acıma sen bana hadi vur durma, Çiçek çiçek açan narda Mahperi. Bu gece Mahperi düşüme girdi, Ok oldu sözleri döşüme girdi, Ekmek olup kuru aşıma girdi, Kurumuş toprakta kırda Mahperi. Benzetmek isterken her şeyi sana, Düşürdün cevr ile boyadın kana, Mekrin şair yaptı hep yana yana, Saldın Gülfemî’yi derde Mahperi. 22.05.2008 Ovacık 2001 yılıydı sanırım. Üniversite yıllarında kiraladığımız evde oturuyorum. Evin avlusunda eski tarz su kuyusu vardi. Önümde közde demlenmiş çay, elimde sigara. Saat gecenin 10 veya 11’i. Efe girdi içeri, "Ne yapıyorsun Kuşçu?"diye sordu. Sonrasında şu diyalog gerçekleşti: Hiiiç, tefekkür ediyorum. Neyi? Mahperi’yi. O kim? Kuyuda bir peri kızı var. Kahkahalarla gülmeye başladı. Mahperi fikri böylece doğmuş oldu. |